Acı Reçete Nedir? Acı Reçetenin İçinde Ne Var?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ekonomiye ilişkin söylemi ‘acı reçete’ ne anlama geliyor? İki hafta önce 7 Kasım Cumartesi günü Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal görevden alınarak yerine Naci Ağbal atandı hemen ertesi günü ise Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak istifa etti. Tüm bu değişiklikler Türkiye ekonomisinin taşlarını yerinden oynatırken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan çözümü ‘acı reçete’ olarak halka sundu. Gelişmelerin ardından 12 Kasım’da açıklamada bulunan Erdoğan; “Yaşadığımız kritik dönemin ruhuna uygun şekilde, gerekiyorsa devlet ve millet olarak fedakârlık yapmaktan acı da olsa doğru reçeteleri uygulamaktan kaçınmayacağız” dedi. Ekonomistler ise ‘acı reçetenin’ bedelini halkın ödeyeceğini dile getirdi.

Acı reçetenin içinde neler var? ‘Acı reçete’ ne anlama geliyor?

İstanbul Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Profesör Cem Başlevent, Erdoğan’ın söylemine ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Başlevent, ‘acı reçetenin’ yüksek kredi faizleri, düşük alım gücü, işsizlik artışı anlamına geldiğini vurguladı. Prof. Cem Başlevent; “Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın halkın borçlanarak da olsa belli bir alım gücüne sahip olduğu ve ekonomik büyümeye destek verdiği düşük faiz ortamını tercih ettiğini biliyoruz. Dolayısıyla 'acı reçete' tabiriyle kastettiği, öncelikle, kredi faizlerinin yükselmesi ve bunun da durgunluğa yol açacak olması... Döviz kurlarının da eski yıllardaki düzeylerine inmeyecek olması, halkın alım gücündeki kaybın devamı anlamına gelecek. Böyle bir ortamda istihdam da çok fazla artamayacağı için işsizlik de önemli bir sorun olmaya devam edecek. Sokaktaki insanı zor günler beklerken, finansal piyasalarda bir toparlanma var. Zira, ekonominin gerçek durumunun kısmen de olsa kabulünün, bundan sonra daha rasyonel adımlar atılacağı anlamına geleceği umuluyor. Bu beklentinin ne derece gerçekleşeceğini zaman gösterecek.” ifadelerini kullandı. Işık Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Evren Bolgün de konuya ilişkin değerlendirmesinde Cem Başlevent’e paralel ifadelere yer verdi. Doç. Dr. Evren Bolgün, düşük gelire sahip vatandaşın yüksek vergiler ile karşı karşıya geleceğini vurguladı. Vergi artışının yanı sıra ilave vergiler de getirileceğini dile getirdi. Ekonomistlere göre; yüksek kredi faizleri, yüksek döviz kuru, ilave vergiler, işsizlik artışı ve düşük alım gücü anlamına gelen ‘acı reçeteye’ siyasiler de tepki gösterdi. Bu siyasilerden biri de eski AK Parti Genel Başkanı ve Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu oldu.

Acı Reçete İflasın Kabulü Demek

AK Parti’den ayrılmasının ardından 2019 yılında Gelecek Partisi’ni kuran Davutoğlu, ‘acı reçete’ söylemi hakkında şu ifadelere yer verdi:  “Acı reçete diyor Sayın Cumhurbaşkanı. Acı reçete ne demek biliyor musunuz? Faizler muhtemelen en az 400 baz puan artırılacak. Neden? Çünkü faiz görünüşte yüzde 10 civarında. Ama arka kapı operasyonlarında, açık pencere uygulamalarında yüzde 15’lerde. Kredi ortamına girersen yüzde 20’lerde. Şimdi ise resmi rakamı yüzde 20’lere çıkaracaklar, Merkez Bankası’nın politika faizini. Peki ne diyecek Sayın Cumhurbaşkanı? Bu sefer kimi suçlayacak? Hangi bakanı harcayarak kendi koltuğunu korumaya çalışacak? Kaç sefer aldatılacak? Acı reçete diyerek iflası kabul ediyor. Peki bu millete acı reçete gerekiyorsa, demek ki acı bir zehir içirdiniz. Acı bir zehrin etkisini kaldırmak için acı reçete uygulayacaklar.”