1672
0

Bes Nedir ? Bes'in Faydaları

Bes Nedir ? Bes'in Faydaları Bireysel Emeklilik Sistemi, rahat bir emeklilik dönemi için bireylerin çalışma yaşamları süresince birikim yapmasını

Bes Nedir ? Bes'in Faydaları
Yazar: Editör

Yayınlanma: 19 Ağustos 2019 16:24

Güncellenme: 23 Nisan 2024 23:41

Bes Nedir ? Bes'in Faydaları

Bes Nedir ? Bes'in Faydaları Bireysel Emeklilik Sistemi, rahat bir emeklilik dönemi için bireylerin çalışma yaşamları süresince birikim yapmasını sağlayan, Sosyal Güvenlik Sisteminin tamamlayıcısı olarak emeklilik gelirine ek bir gelir sağlayan özel emeklilik sistemidir. Bu sayede ikinci bir emeklilik hakkı elde eder, emeklilik dönemlerinizde de aktif çalışma döneminizdeki yaşam standardınızı koruyabilirsiniz. Bireysel Emeklilik Sistemi, emeklilik döneminizde kullanmanıza yönelik bireysel tasarruflarınız için avantajlı ve çeşitli seçenekler sunar. Birikimleriniz risk tercihleriniz doğrultusunda sizin seçtiğiniz planlar dahilinde yine sizin seçtiğiniz fonlara yönlendirilir. Fonlar uzmanlar tarafından yönetilir.

Sistemin İşleyişi

  • BES, birikimlerin toplanması, değerlendirilmesi ve kişiye toplu para ya da maaş ödenmesi esasına dayanmaktadır.
  • Bireysel emeklilik hesabınıza yaptığınız katkı payı ödemeleriniz sizin seçtiniz emeklilik yatırım fonlarında değerlendirilir.
  • 10 yıl boyunca sistemde kalmanız ve 56 yaşını doldurmanız halinde emekliliğe hak kazanırsınız.
  • Emeklilik hakkını elde ettiğinizde emeklilik hesabınızdaki birikimlerinizi toplu olarak veya belirli bir program çerçevesinde alabileceğiniz gibi yaptıracağınız yıllık gelir sigortası ile ömür boyu veya belirli süreler için düzenli olarak emekli maaşı alabilirsiniz.
Bireysel emeklilik sisteminde 1 Ocak 2013’ten itibaren başka hiçbir yatırım aracında olmayan devlet katkısı uygulaması başladı. Artık sisteme yatıracağınız her katkı payı tutarının %25’i kadar ek bir tutar sözleşmenize bağlı devlet katkısı hesabınızda biriktiriliyor.

Bireysel Emeklilik Sisteminin Faydaları

Devlet katkısı: 1 Ocak 2013 itibarıyla, sisteme kendi adına katkı payı yatıran tüm vatandaşlara, yatırdıkları tutarın %25’i tutarında devlet de katkı yapacak. Bu muazzam bir getiri. Sisteme girdiğiniz anda yatırdığınız tutar %25 artmış oluyor. Hele ki mevduat faizlerinin %8’lere kadar gerilediği düşünürsek, piyasa faizlerinin 3 katı oranında gelir elde etmiş olacaksınız.  Tabi burada birkaç istisna var, öncelikle devletin yaptığı katkı, ana hesabınızın altında bir alt hesapta değerleniyor ve sistemden emekli olmadan ayrılmanız halinde devletin yaptığı kesintiyi sistemde kaldığınız döneme göre kesintili olarak alıyorsunuz. Örneğin sistemde 3 yıl kaldınız ve devletin sizin emeklilik fonunuza katkısı 1,000 TL, ayrıldığınızda yalnızca 150 TL alacaksınız. Yani sistem sizi uzun dönem tasarrufa zorluyor. Bu yüzden de emeklilik fonu, bir acil durum fonu veya her zaman açıp kullanabileceğiniz bir kumbara değil, sizin emeklilik sonrası sosyal güvence sisteminden aldığınız tutara ek bir gelir yaratarak emeklilik öncesi ulaştığınız refah seviyesinde yaşamamanızı sağlamak için bir yöntemdir. Hani hep turistik yerlerde görüyoruz ya yaşlı Almanları ya da Japonları. İşte bu nineler dedeler, hem güçlü sosyal güvencelerinin hem de bireysel emekliliklerinin kaymağını yaşlılıklarında yiyorlar ve ikinci baharlarını yaşıyorlar. Sistemdeki bir diğer istisna ise katkının limiti: asgari ücretin yıllık brüt tutarına kadar olan katkı paylarına devlet %25 oranında katkı sağlıyor. 2013 yılı için bu tutar 12bin TL demek. Yani sisteme bir yıl içerisinde 12 bin TL yatırırsanız; devlet sizin adınıza 4 bin TL yatıracak, ama diyelim ki 20 bin TL yatırdınız; devletin katkısı yine 4 bin TL olacak ki bu durumda bile katkı oranı %20 oluyor.

Bireysel Emeklilik

Tasarrufa Teşvik: Bir çoğumuz para biriktirememekten şikayetçi. Aslında bu tüketim toplumlarının çoğunda sıklıkla görünen bir durum. Reklamlarla çevrili bir hayat yaşıyoruz. Yorgun argın işten çıkıyoruz, servise, otobüse ya da kendi aracımıza biniyoruz, yol boyunca kenarlarda billboardlar, reklamla giydirilmiş otobüsler, apartmana giriyoruz, posta kutumuza su bayiinden, tesisatçıya kadar bir sürü insert bırakılmış, televizyonu açıyoruz, “Yetenek Sizsiniz” izlerken bir bakıyoruz Coca Cola içince hayatımızın nasıl da güzel olacağını anlatan bir kısa film, kanalı değiştiriyoruz bir bakıyoruz bu sefer de Turkcell “hayat paylaşınca güzel” konulu bir film yayımlıyor ve kendi operatörlerini kullanmamız için sırasız neden sıralıyor, bundan da sıkılıyor interneti açıyoruz, Facebook’ta biraz takılıp, kafa dağıtalım diye, ama yine etrafımız bizi “like” etmeye zorlayan bir sürü şirketle dolu. “Türk Hava Yolları”nı beğen, kampanyalardan önce sen haberdar ol, evet beğeniyoruz ve tüm dünya ile aynı anda kampanya haberleri bize geliyor ve Türk Hava Yolları’nın reklam maliyetlerini azaltmış oluyoruz, tuvaletlerdeki pisuarlardan tutun da otobüsteki el tutacak yerlere kadar her tarafımızda reklamlar var. Reklamın tüketicinin satın alma davranışı üzerindeki etkisi çok yüksek ve biz de reklamların büyülü dünyasına aldanarak, cebimizdeki tüm parayı bu şirketlere aktarıyoruz ki, zaten şirketlerin istekleri de bu,

Trsondakika

Hatta bununla yetinmeyip sizi kredi kartı veya kredi ile borçlandırıp daha kazanmadığımız paraları bile cebimizden almaya çalışan bir sistem var. Öte yandan devletler ise vatandaşlarının kazandıklarının hepsini harcamaları yerine, bir kısmını birikime yönlendirmelerini isterler. Bu birikimler sermaye yaratır. Güçlü sermaye birikimi, yatırımların önünü açar, yatırımlarla beraber yeni iş alanları yaratılır ve buralarda insanlar çalışmaya başlarlar. Bu işe başlayan insanlar da, gelir sahibi bireyler olarak, tüketim toplumunun bir üyesi olur ve “çarçur harvur saç saç saç” şeklinde takılırlar. Bu böyle sonsuza dek sürer, ta ki, sistemde çıkacak bir aksaklığın ki literatürdeki adı “kriz”dir,  bu tüketim zincirini kırıp, milyonlarca işsiz ve birikimsiz insan yaratana kadar. Bireysel emeklilik sistemine dahil olduğumuzda, önceden gelen tüketim alışkanlıklarımız devam ediyor gibi görünse de, artık dolabımızda 28. ayakkabımızı değil, geleceğimize yaptığımız katkıyı görüyoruz. Peki nasıl? Şöyle ki, bireysel emeklilik şirketimize kredi kartı numaramızı veriyoruz, onlar her ay katkı payı miktarımızı otomatik olarak çekiyorlar, biz de ay sonunda gelen ekstrede diğer alışverişlerimizin arasına karışan bu meblağın farkına bile varmadan birikim yapmış oluyoruz. En İyi Yabancı Forex Şirketi
Döviz Çevirici

Popüler Aramalar
    En Popüler Haberler

    Yorum Yap

    Yazılan yorumlar hiçbir şekilde TRSondakika - Dünyadan Son Dakika Haberler, Spor, Dünya, Politika, Sağlık, Forex, Kripto, Ekonomi, Emlak görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.

    Yorumlar

    Henüz yorum yapan yok! İlk yorumu siz yapın...
    Dünyadan Son Dakika Haberler, Spor, Dünya, Politika, Sağlık, Forex, Kripto, Ekonomi, Emlak.

    trsondakika: Türkiye'nin en kapsamlı haber sitesi. Son dakika haberleri ve en güncel haberler trsondakika'da.