Yayınlanma: 2 Mayıs 2024 14:04
Güncellenme: 22 Kasım 2024 02:04
Manisa'nın deprem riskine dair önemli açıklamalarda bulunan yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Manisa Genç İş İnsanları Derneği (MAGİAD) tarafından düzenlenen "Manisa Depreme Hazır mı?" paneline katıldı. Panelde Görür, Manisa'nın fay hatları üzerine kurulu olduğunu vurgulayarak, 7 ve üzeri büyüklükte deprem potansiyeline sahip olduğunu belirtti.
Görür, Manisa'nın "graben" olarak adlandırılan çöküntü alanı üzerine kurulduğunu ifade ederek, "Manisa, aktif fay hatları üzerine inşa edilmiş bir şehir. Bu aktif faylar, 7 ve üzeri büyüklükte depremler meydana getirebilir. Bu tektonik yapı içerisinde yaşıyorsunuz ve bu yapıda depremler kaçınılmazdır. Bugün olmasa bile yarın, yarın olmasa öbür gün mutlaka bir depremle karşılaşabilirsiniz. Bu nedenle burada depremin olup olmayacağını, ne zaman ve nasıl olacağını tartışmanın bir anlamı yok. Bu bölge, zaman içinde mutlaka bir depremle sınanacaktır" dedi.
Görür, tarihten gelen tecrübeye dayanarak depremlerin ciddiye alınması gerektiğini vurgulayarak, "Manisa'nın mülk sahipleri ve sakinleri, buranın gerçek sahiplerisiniz. Kendi iradenizi kullanarak mülklerinize sahip çıkmalısınız. Siyasetle uğraşmak yerine, her kim gelirse gelsin, Manisa'yı dirençli bir kent haline getirmelisiniz. Manisa'nın depreme dayanıklı bir kent haline getirilmesi mümkündür. Eğer Manisa depreme dayanıklı bir kent haline gelirse, büyük bir depremde minimum zarar görür" şeklinde konuştu.
Panel öncesinde basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Görür, 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinin ardından yıkılan evlerin molozlarının yanlış şekilde gömülmesinin ileride farklı sorunlara yol açabileceğini belirtti.
Türkiye'de son günlerde endişe duydukları illere dikkat çeken Görür, "Son günlerde özellikle Tunceli, Bingöl Karlıova ve Erzincan yörelerinde biraz endişe yaşıyoruz. İzmir'de de bir endişemiz var çünkü İzmir'de 15 fay hattı bulunmaktadır. İzmir'i kesen bu fay hatlarının özelliklerini henüz tam olarak bilmiyoruz. Bu nedenle bu fayların ne zaman deprem üreteceğini ve nasıl bir risk oluşturduğunu bilmediğimiz için endişeleniyoruz" dedi.