Yayınlanma: 31 Ekim 2024 17:45
Güncellenme: 22 Kasım 2024 08:10
Sean “Diddy” Combs, cinsel saldırı ve suistimal iddialarıyla sık sık gündeme gelen bir isim. Son olarak, 2004 yılında New York’ta bir otel odasında cinsel saldırıya uğradığını iddia eden bir kadın, ünlü müzik yapımcısına dava açtı. Ancak New York Güney Bölgesi mahkemesinde görev yapan Yargıç Mary Kay Vyskocil, davacının kimliğini açıklamadan anonim olarak ilerleyemeyeceğine karar verdi. Mahkemeye "Jane Doe" ismiyle başvuran kadın, ünlü bir isme dava açmanın hassasiyeti sebebiyle kimliğini gizli tutmak istemişti. Ancak Vyskocil, ünlü bir isim hakkında bu tür bir iddia öne sürmenin kamu yararı kapsamında şeffaflık gerektirdiğini ifade ederek gizlilik talebini reddetti.
Davaya göre, davacı ve bir arkadaşı, Sean “Diddy” Combs’un arkadaşları tarafından bir parti sonrası bir otel odasına davet edildi. Kadın, Combs’un kendilerini odaya kilitlediğini ve cinsel taleplerine uymadıkları takdirde onları öldürmekle tehdit ettiğini iddia ediyor. Davalı, davayı açarken kimliğini gizli tutmayı tercih etmiş olsa da, Yargıç Vyskocil, “özel bir yetişkin birey olarak kendi kararını verdiği” gerekçesiyle gizliliğe izin veremeyeceklerini belirtti. Hakime göre, davacının bu süreci kamuoyunun incelemesine açık olarak yürütmesi gerekiyor.
Davacının, mahkemenin belirttiği süre içerisinde kimliğini açıklamaması durumunda, davanın düşürülmesi söz konusu. Kadın, Combs’un baskı ve şiddet kullanarak saldırıda bulunduğunu öne sürerken, Combs tarafı bu suçlamaları kesin bir dille reddediyor.
Sean “Diddy” Combs, son yıllarda benzer suçlamalarla karşı karşıya kalmış durumda. Geçtiğimiz yıl, ünlü sanatçının eski partneri Cassie Ventura da Combs’a benzer suçlamalarda bulunmuş ve onun kendisine hem fiziksel hem de cinsel saldırıda bulunduğunu iddia etmişti. Cassie'nin davası da kamuoyunda büyük yankı uyandırmış, ancak iki taraf davayı mahkemeye taşımadan anlaşarak sonlandırmıştı. Combs’un hukuk ekibi, bu anlaşmanın suç kabulü anlamına gelmediğini belirterek Combs’un suçsuz olduğunu ifade etti.
Ünlü yapımcıya karşı benzer suçlamalar, yaklaşık 30 yıllık bir süreci kapsıyor. Davalar arasında reşit olmayan bireylere yönelik iddiaların da yer alması, sürecin karmaşıklığını ve Combs’un savunmasını zorlaştırıyor. Avukatı Jonathan Davis, bu tür iddiaların Combs’un kariyerini ve kişisel itibarını sarsmak amacıyla yapıldığını öne sürerek, Combs’un suçlamaların hiçbirini kabul etmediğini yineledi.
Davanın kamuoyunda duyulması, Combs’un hayranları ve destekçileri arasında farklı tepkilere yol açtı. Bir kesim, ünlü isimlerin kamu gözünde hesap verebilir olması gerektiğini savunurken, bazıları ise iddiaların yalnızca ününden faydalanma amacı taşıdığını öne sürdü. Öte yandan, davacının kimliğini açıklamasının zorunlu kılınması, mahkemelerin bu tür hassas davalara yaklaşımını yeniden tartışmaya açtı.
Sean “Diddy” Combs’un karşı karşıya kaldığı bu süreç, ünlü isimlerin de benzer suçlamalarda nasıl hukuki mücadele verdiklerini gösteren çarpıcı bir örnek olmaya devam ediyor.