
Yayınlanma: 3 Temmuz 2025 09:35
Güncellenme: 5 Aralık 2025 04:55
Türkiye'de iklim değişikliğiyle mücadelede bir dönüm noktası olan İklim Kanunu Teklifi, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaştı. Bu yasa, iklim kanunu nedir sorusuna yanıt niteliğinde kapsamlı düzenlemeler içeriyor.
Kanuna göre her ilde, valilerin başkanlığında "İl İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu" oluşturulacak. Türkiye'nin 2053 yılına kadar net sıfır emisyon hedefine ulaşması hedefleniyor. Bu kapsamda sera gazı emisyonlarının azaltımı, izlenmesi ve raporlanması sistematik hale getirilecek.
Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) ve Karbon Piyasası Kurulu kurulacak.
Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması ile ithal ürünlerin sera gazı denetimi sağlanacak.
Raporlama yapmayan işletmelere 500 bin TL ile 5 milyon TL arasında para cezası uygulanacak.
Emisyon izni olmayan tesisler 1 ila 10 milyon TL arasında ceza ödeyecek.
Ozon tabakasına zarar veren madde kullananlara 2,5 milyon TL ceza verilecek.
Yasaya göre, emisyon izinleri üç yıl içinde zorunlu hale gelecek.
Ancak iklim kanunu teklifi, muhalefet partileri ve çevre örgütleri tarafından sert biçimde eleştirildi. Eleştirilerin odağında, yasanın çevre odaklı değil, ticari amaçlarla hazırlandığı iddiası yer alıyor.
CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, kanunu “beş yandaş firma için çıkarılmış ticari bir düzenleme” olarak nitelendirdi. Başarır, “Gerçek bir iklim yasası üniversitelerin, STK'ların ve yerel yönetimlerin ortak aklıyla hazırlanmalıdır” dedi.
Saadet Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan ise, düzenlemeyi “doğaya değil sermayeye hizmet eden bir yasa” olarak değerlendirdi.
DEM Parti İzmir Milletvekili İbrahim Akın, “Bu yasa doğayı kirletme hakkını alıp satmayı meşrulaştırıyor” şeklinde konuştu.
TEMA Vakfı, yaptığı açıklamada yasayı "emisyon ticareti yasası" olarak değerlendirdi. “Fosil yakıtlardan çıkış, adil geçiş, uyum politikaları ve toplum yararına gelir kullanımı gibi temel unsurlar yok. Bu haliyle iklim krizine çözüm olamaz.” ifadelerine yer verildi.
İklim Kanunu’nun ardından çevre ve iklim aktivistleri gözlerini bugün TBMM gündemine gelecek enerji ve madencilik düzenlemesine çevirdi. Yeni düzenlemenin doğa üzerindeki etkileri şimdiden tartışma konusu