Yayınlanma: 15 Ekim 2020 15:08
Güncellenme: 22 Kasım 2024 20:59
"Uzaktan eğitim tecrübesi önemli ama örgün eğitimin yerini tutamayacağı açıktır. En kısa sürede diğer eğitim öğretim kademelerinde olduğu gibi yükseköğretimde de yüz yüze eğitim öğretimi başlatmayı hedefliyoruz. Üniversitelerimiz tep tip eğitim yapmak yerine ihtiyaca göre farklı alanlara yönelmeye başladı. 2006 yılından sonra kurulmuş üniversiteler arasında dünyada ilk 800'ün arasına girmeyi başaranlar olduğunu görüyoruz. YÖK Anadolu Projesi, Anadolu'daki yeni gelişen üniversiteleri daha gelişmiş üniversitelerle eşleştirerek eksiklerin giderilmesini hedefliyor. Bu programı bu akademik yılın ikinci döneminden itibaren hayata geçiriyoruz. YÖK Sanal Laboratuvar Projesi ile genel kimya ve fizik laboratuvarı dersleri sanal ortamda verilebilecek. Sadece maddi bilgilerle donanmış manevi değerlerden yoksun nesil milletçe en büyük felaketimiz olur. Maziden, atiye kurduğumuz köprünün zenginliklerine sahip çıkacak nesiller yetiştirmek istiyoruz. İnsan maddi birikimi ve manevi zenginliği ile bir bütündür. Biz robot değil insan daha doğrusu insan-i kamil yetiştirmenin peşinde olmalıyız. Hem aile eğitimi hem mektep eğitimi bağlamında bu konuda ciddi eksikliklerimiz olduğuna inanıyorum. Türkiye Cumhuriyeti uzun bir demokrasi mücadelesinin ardından bugün bulunduğu yere geldi.''