Türk Doktordan Kadın Doğumda Literatüre Geçecek Başarı

İstanbul'da Kadın Hastalıkları, Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Uzmanı olan Prof. Dr. Dursun'un kendi ismini taşıyan ameliyat tekniği, doğum sonrası kanamaların azaltılmasında önemli bir adım olarak tanıtıldı. Uluslararası Jinekoloji ve Obstetrik Dergisi'nde yayımlanan bu yeni yöntem, 1954 yılında kurulan ve 100'den fazla ülkedeki kadın doğum hekimlerinin çatı derneği olan FIGO tarafından desteklendi.

Prof. Dr. Dursun, yaptığı açıklamada, doğum sonrası kanamalara bağlı anne ölümlerinin dünya genelinde hala önemli bir sorun olduğunu vurguladı. Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre, her yıl 14 milyon kadında doğum sonrası kanama görülüyor ve bu durum nedeniyle 70 bin kadın hayatını kaybediyor. Türkiye'de de doğum sonrası kanamalar, hala anne ölümlerinin önemli bir nedeni olarak göze çarpıyor.

Anne Ölüm Oranını Ciddi Miktarda Düşürüyor

Prof. Dr. Dursun, doğum sonrası kanamalara bağlı anne ölüm oranlarının, ülkelerin sağlık sistemlerinin başarı göstergesi olduğunu belirtti ve Türkiye'nin bu alanda başarılı bir performans sergilediğini ifade etti.

Ameliyat tekniği hakkında bilgi veren Prof. Dr. Dursun, plasenta yapışması nedeniyle oluşan kanamaların anne hayatını tehlikeye soktuğunu açıkladı. Plasenta yapışması, gebelik sırasında erken tanı konularak başarılı bir şekilde yönetilebilen bir durumdur. Ancak sezaryene alınan anne adaylarında tanı konulmadan yapılan ameliyatlarda aşırı kan kaybı yaşanabilir ve bu da kan transfüzyonu gerektirebilir hatta ölüme yol açabilir.

Prof. Dr. Dursun, plasentanın rahim ağzına yerleşmesi ve annenin rahmine yapışmasının doğum sonrası kanamaların önemli bir nedeni olduğunu belirtti. Bu tür kanamalar, dünya genelinde doğum sonrası ölümlerin yaklaşık yüzde 15-20'sini oluşturuyor.

Gebelikte plasenta yerleşme ve plasenta yapışma bozukluklarının arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Dursun, yüksek sezaryen oranları ve miyom ameliyatlarının bu artışta önemli bir etkiye sahip olduğunu ifade etti. Araştırmalara göre, daha önce bir kez sezaryen olan kadınlarda plasenta yapışma riski yüzde 3 iken, beş veya daha fazla sezaryen geçiren kadınlarda risk yüzde 67'ye kadar çıkabiliyor.

Prof. Dr. Dursun, geliştirdiği ameliyat tekniği ile kanamayı azaltmanın mümkün olduğunu açıkladı. Bu yeni yöntemde, plasentaya dokunmadan bebeğin dünyaya getirildikten sonra anne adayının leğen kemiği içindeki organları geçici olarak kapatılıyor ve ameliyat sırasında kanamanın önlenmesi sağlanıyor. Bu şekilde kanama kontrol altına alınabiliyor ve kan transfüzyonu ihtiyacı azalıyor.

Türk doktorun doğumda anne ölümlerini azaltmaya yönelik yöntemi, uluslararası dergide yayımlandı: Kadın Hastalıkları, Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Polat Dursun tarafından geliştirilen doğumda plasenta yapışmasına bağlı aşırı kan kaybını… https://t.co/tNRYyP5P8X pic.twitter.com/kulzR9vjup

— Önce Vatan Gazetesi (@OnceVatanGazete) July 8, 2023

Yeni Teknik Hayat Kurtarıyor

Prof. Dr. Dursun, yaptığı bilimsel yayıma göre, son beş yıl içinde uygulanan bu tekniğin 61 hastada incelendiğini ve analiz edildiğini belirtti. Bu analizler sonucunda, yeni teknikle ameliyat sırasında kanama oranının, kan ve kan ürünü nakli ihtiyacının ve yoğun bakım gereksiniminin belirgin olarak azaldığı görüldü.

Prof. Dr. Dursun, ameliyatın sonunda kullanılan metalik klemplerin çıkarılmasıyla organların normal fonksiyonlarının devam ettiğini ve komplikasyonların ortaya çıkmadığını ifade etti.

Yöntemin sadece plasenta yapışıklığı olan kadınlarda değil, normal doğum sonrası kanamalarında da kullanılabileceğini belirten Prof. Dr. Dursun, önümüzdeki günlerde İstanbul'da gerçekleştirilecek uluslararası kongrede bu tekniği paylaşacaklarını ve yurt dışından da davetler aldıklarını söyledi.

Prof. Dr. Dursun'un geliştirdiği ameliyat tekniği, doğum sonrası kanamaların azaltılması ve anne ölümlerinin önlenmesi açısından umut verici bir adım olarak değerlendiriliyor. Yöntemin uluslararası alanda da kullanılması ve kadın doğum uzmanları tarafından öğrenilmesi hedefleniyor.