Yayınlanma: 2 Kasım 2020 09:54
Güncellenme: 22 Kasım 2024 15:09
30 Ekim'de İzmir'de tarihinin en ağır depremlerinden birinin yaşanmasının ardından arama kurtarma çalışmaları devam ediyor. İzmir'deki 6.6 şiddetindeki depremin ardından beklenen büyük İstanbul depremi yeniden gündeme geldi. 30 Ekim 2020 tarihinde İzmir'in Seferihisar ilçesi açıklarında büyüklüğü tartışmalara neden olan deprem meydana geldi. Depremin ardından uzmanlar, büyük İstanbul depremi için zamanın daraldığını söyledi. Konu hakkında açıklamalarda bulunan Dr. Oğuz Gündoğdu, 17 Ağustos 1999 Depremi'nden bu yana 21 yıl geçtiğini, olası İstanbul Depremi için riskin her geçen yıl biraz daha arttığını belirterek şu açıklamalarda bulundu:
"Geçen yıl 26 Eylül'te Silivri açıklarında 5.8 büyüklüğünde deprem oldu. Onu, İstanbul için beklenen deprem konusunda son uyarılardan biri olarak kabul etmek mümkün. Onun arkasından 4.7 büyüklüğünde deprem kaydedildi. Silivri'de daha önce de 5.6 büyüklüğünde deprem oldu. Bunlar Marmara Denizi'nin gittikçe enerji topladığını ve bunu ortaya çıkarmaya hazır olduğunu gösteriyor. Bu durumda alınacak önlemlere gelmek lazım. Kentsel dönüşüm bunun tek çaresi. Ancak bizim anlayışımızda tam olarak uygulanan bir yer yok. Herkes kendi binasını sağlamlaştırma derdinde. Yanındaki bina umurunda değil. Sanki 'yandaki bina üzerine yıkılmaz' gibi bir tutum, anlayış var. Devletin de bu işin arkasında olması, bu işe girişenleri desteklemesi ve yanında olması lazım. Herkesin mali durumu iyi değil. Bir de pandemi dönemi başladı. Halkın daha çok desteklere ihtiyaçları var. 21 yılda doğru dürüst bir yapılanma göremiyorum."
Dr. Gündoğdu, Gölcük Depremi'nin ardından yapılan araştırmalar ve çalışmalar sonucunda olası İstanbul Depremi'nin yüzde 62 oranında 30 yıl içinde olacağının söylendiğini hatırlatarak; "21 yıl geçti. O hesaplar doğru çıkarsa eli kulağında demektir. Bunu depremlerden de anlıyoruz. Tespit ettiğimiz ufak-tefek depremler var. Marmara çok aktif halde. Bunu Silivri'de 5.8 büyüklüğünde depremle hissettirdi. O deprem bayağı hasar verdi. Ama bunlar çok çabuk unutuluyor. Eğitim yönünden zayıflıklar var. Koronavirüs ve deprem konusundaki önlemleri düşününce bayağı moralim bozuk benim. Eğitimi hiçbir zaman tam olarak veremedik" değerlendirmesinde bulundu.
1999 depreminde yaklaşık 17 bin kayıp verildiğini hatırlatan Dr. Oğuz Gündoğdu; "Deprem her ne kadar 7.4 denilse de; 7.6'ydı. Ben onun iç yüzünü biliyorum. Yani nasıl hesaplandığını. Bizim yaptığımız hesaplamada 1999 depremi 7.6'nın altında değildi. Enerji bakımından 7.4 ile 7.6 arasında büyük bir fark var. Van depremi 7.2. Bununla onun (Gölcük Depremi) arasında ne fark var. 0.2 mi. Bana göre depremin büyüklüğü 7.8'di. Şimdi de beklenen olası İstanbul Depremi 7'nin üzerinde Kandili'nin verdiği verilere bakarsak 7.5'un üzerinde olacak." dedi.
İTÜ Meteoroloji Mühendisi ve Afet Yönetim Uzmanı Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu ise hafta içerisinde içerisinde Avcılar Belediyesi tarafından düzenlenen toplantıda Gölcük Depremi'ne ilişkin değerlendirme yaparken, şu ifadeleri kullandı:
"1999 Gölcük Depremi'nde İstanbul'da 30 yıl içerisinde deprem beklentimiz yüzde 60'tı. Yani 9 yılımız kaldı. Silivri'deki 5.8 büyüklüğündeki deprem bana göre 'İlahi bir uyarıydı.' Çünkü fay hattına 20 kilometre uzaklıkta yaşıyoruz. Kocaeli depremi kaç kilometre uzaklıktaydı. Şimdi 20 kilometre uzağımızda. Faya çok yakın bir yerde yaşıyoruz. 100-150 kilometre değil. Artık çok daha tehlikeli 'Tik-tak yapan bir bombanın yakınındayız. Süremiz yaklaşıyor arkadaşlar. Her geçen gün deprem olma riski artıyor. Yüzde 65-70'lere yükselmeye başladı."
Yerle bir oldu ya da yerle bir oldu , bir yeri yakıp yıkmak, tahrip etmek, temeline kadar söküp dağıtmak, taş taş üstüne bırakmamak.
Örnek cümle,
"Eski evimiz kısa sürede yerle bir oldu."
İstanbul daha erken ya da istanbul daha erken, Gökhan Özen'in yazdığı bir şarkıdır.
İstanbul'da toplam 23 adet tahliye alanı bulunuyor. Deniz yoluyla yapılacak tahliyeler için gemiler hazır bekliyor. Şehir hatları vapurları, deniz otobüsleri, kıyı emniyetine ait botlar ve gemiler ile sahil güvenlik komutanlığına bağlı deniz araçları da istanbul depremi için büyük hazırlık kapsamında depremzedeleri tahliye etmek için kullanılacak. Detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
Istanbul deprem tarihleri ya da istanbulun deprem tarihi
İstanbul, bir çok küçük sarsıntının dışında 447, 542, 1296, 1509, 1719, 1766, 1894, 1912, 1935, 1963 ve 1999'da meydana gelen depremler yaşamış bir şehirdir.
Kahramanmaraş ya da kahramanmaraş nerede sorusunun cevabı, Akdeniz'in doğusunda yer almaktadır. Kahramanmaraş'ın kuzeyinde Kayseri, Sivas ve Malatya illerimiz yer almaktadır. Güneyinde ise Osmaniye ve Gaziantep şehirleri bulunmaktadır.
Depremin merkezi ya da deprem merkezi, Odak noktası yerin içinde depremin enerjisinin ortaya çıktığı noktadır.Bu noktaya odak noktası veya iç merkez de denir. Gerçekte , enerjinin ortaya çıktığı bir nokta olmayıp bir alandır , fakat pratik uygulamalarda nokta olarak kabul edilmektedir.
Deprem bakımından Türkiye'nin en güvenli illeri veya depremde en sağlam ilçeler , Konya, Karaman, Artvin, Rize, Trabzon, Ordu, Giresun, Yozgat, Samsun, Snop, Kastamonu, Bartın, Kırklareli, Kırıkkale, Kırşehir, Aksaray, Niğde, Mardin, Şırnak, Siirt, Batman, Ardahan, Mersin, Antalya illeri deprem bakımından en dayanıklı ilçelere sahiptirler.
istanbul harita adres – istanbul haritası ilçeler indir – istanbul ilçe haritası indir - istanbul haritası ilçeler resmi – istanbul ilçeleri ve semtleri – istanbul ilçeler arası mesafe ya da deprem bilgi sistemi gibi bilgiler için buradaki linklerden yararlanabilirsiniz.
Türkiye Deprem Tehlike Haritası ya da türkiye haritası deprem , yenilenerek, 18 Mart 2018 tarihli RG'de yayınlanmış, 1 Ocak 2019 tarihinde de yürürlüğe girmiştir. Proje, Başkanlığımız tarafından yürütülmekte olan Ulusal Deprem Araştırma Programı (UDAP) kapsamında desteklenmiştir. Ayrıca, Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) tarafından da destek verilmiştir. Ayrıca "Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği" de aynı tarihli RG'de yayınlanmış olup, eş zamanlı olarak yürürlüğe girmiştir. AFAD resmi sitesine buradan ulaşabilirsiniz.
İstanbul'un riskli ve sağlam zeminli bölgelerinin ya da istanbul zemin için detaylı haritalandığı çalışma kapsamında, deprem büyütmesi olarak tanımlanan zemin hareketlerinin yüzeye yansıması da araştırıldı habere buradan ulaşabilirsiniz.
Türkiye’de bulunan yapıların neredeyse tamamında mülk sahipleri binasının depreme karşı ne kadar hazır olduğunu bilmemektedir. Başta beton olmak üzere yapı malzemelerinin kalitesinin değerlendirilmesinde en başta gelen meslek örgütlerinden biri olan Türkiye Hazır Beton Birliği önemli bir görev üstlenmiş durumdadır. Binalarının depreme dayanıklılığıyla ilgili durumunu merak etmekte olan;
* Mülk sahipleri,
* Bina yöneticileri,
* Mühendislik büroları,
* Belediyeler ve mahalli idareler,
* Kamu kurumları,
için benzerlerinden ayırt edici özelliklere sahip ayrıntılı Deprem Raporu ya da deprem raporu (Binaların Deprem Performansı Analiz Raporu) hazırlayabilmektedir.