Yayınlanma: 8 Nisan 2022 13:04
Güncellenme: 18 Kasım 2024 10:10
“Daha önce Türkiye İstatistik Kurumu'na gitmiştim. TÜİK enflasyonu düşük göstererek, milyonlarca insanın düşük zam almasına yol açıyordu. Daha sonra sözlü sınavda hakları yenen gençlerin uğradığı haksızlığı duyurmak için Milli Eğitim Bakanlığı'na gitmiştim. Pek çok genç sözlü sınavdan elenmişti. Bugün Et ve Süt Kurumu'nun önündeyim. Randevu için telefon ettim, randevu verilmedi şu ana kadar. Burada bulunmamın temel nedeni çocukların haklarını savunmak. Kadın milletvekilleriyle beraberim. Bütün anneler çocuklarının iyi beslenmesini isterler. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmemesi lazım. Et ve Süt Kurumu çiftçinin, üreticinin yanında olmalı. Beşli çeteye sağladığın imkanları onun binde birini üreticiye verirseniz Türkiye'de hiçbir çocuk yatağa aç girmez. Hangi asgari ücretli kıyma alabilecek çocuğuna düzenli süt alabilecek? Ramazan Bayramı'ndan sonra 'Milletin Sesi' mitinglerine yeniden başlayacağız.''
“Çocuklarımızın beslenme hakları için Et ve Süt Kurumu’na gittik. Öğün atlamak zorunda kalan çocuklarımızın kursağından et ve süt geçsin diye gittik. Çocuklarımızın yeterli beslenme hakkı artık milli öncelik meseledir. Derin yoksullukla ilgili önemli araştırmalar yapan Hacer Foggo ve sürekli sahada olan kadın arkadaşlarımıza, Et ve Süt Kurumu ziyaretimde bana eşlik ettikleri için teşekkür ederim.''[embed]https://twitter.com/kilicdarogluk/status/1512325419478966273?s=20&t=dTWwSmf3B609H11Uqmpvrg[/embed]
“Türkiye’de yoksullukla değil artık açlıkla mücadele ediyoruz. Yetersiz beslenme ile mücadele ediyor çocuklar. Son yapılan araştırmada çocuklarda kızların yüzde 85’inin kansızlıkla yüzde 68’de erkek çocuğunun kansız olduğu ortaya çıktı. Bu yetersiz beslenme, öğrenme güçlüğü çekmek demek. Aynı zamanda kronik açlık demek ve bütün çocuklar bununla mücadele ediyor. Yaşlılar, çocuklar derin yoksullukla açlıkla mücadele ediyor. Yapılan araştırmalarda Güney Doğu ve Doğu Anadolu Bölgesi’nde çocukların yüzde 5’i bodur. Kronik açlık demek. Türkiye’de yoksulluk var açlıkla mücadele ediliyor şu anda. Yoksulluk, açlık yok demek iyi bir temenni. Ben böyle bir dönem gerçekten görmedim. Her girdiğim evde gelişim bozukluğu olan çocuklar var. Geçen hafta sosyal hizmet uzmanlarıyla görüştüm. ‘Gittiğiniz evde yetersiz beslenme nedeniyle gelişim bozukluğu olmayan bir çocukluk gördünüz mü?’ diye sordum. ‘Görmedik’ dediler. 7 yaşındaki çocuk 4 yaşındaki gibi gösteriyor. Medyada çok fazla bilir kişi çıkıyor yoksullukla ilgili ‘Balık tutmaya öğreteceğiz, sosyal yardımlar olmasın’ diyorlar. Balık tutmak demek sağlıklı yeni nesillerin ortaya çıkması demek ama maalesef benim verdiğim rakamlarda olduğu gibi değil. Açlık var.”