Yayınlanma: 18 Temmuz 2021 15:39
Güncellenme: 20 Kasım 2024 09:06
Açıklamada ayrıca, UBP Parti Meclisi üyeleri, ilçe Başkan ve Yönetim Kurulları olarak Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasını yapacağı sure içinde Cumhuriyet Meclisi önünde olacağımızı ve Sayın Erdoğan’a tam destek vereceğimizi belirtiyor, tüm partililerimizi, halkımızı Sayın Erdoğan’ın konuşma yaptığı sırada Meclisimiz önünde toplanmaya çağırıyoruz” denildi.
UBP’den yapılan açıklamaya göre, UBP Parti Meclisi durumu değerlendirerek, aşağıdaki açıklamayı yaptı. Açıklamanın tam metni aynen şöyle:
“ Ulusal Birlik Partisi Parti Meclisi Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nın 47’nci yıl dönümümde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne yapacağı ziyaretle, Meclisimize hitap edecek olmasını, Rum-Yunan ikilisinin olumsuz tutumu ile bölgedeki gelişmeler göz önünde bulundurulduğunda önemli bir tutum olarak değerlendirmekte ve bundan memnuniyet duymaktadır.
Bu bağlamda, UBP Parti Meclisi üyeleri, ilçe Başkan ve Yönetim Kurulları olarak Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasını yapacağı sure içinde Cumhuriyet Meclisi önünde olacağımızı ve Sayın Erdoğan’a tam destek vereceğimizi belirtiyor, tüm partililerimizi, halkımızı Sayın Erdoğan’ın konuşma yaptığı sırada Meclisimiz önünde toplanmaya çağırıyoruz. Hiç unutulmamalıdır ki, Kıbrıs Türk Haklı’nın özgürlüğüne, Türkiye Cumhuriyeti’nin 1974’te gerçekleştirdiği Mutlu Barış Harekatı ile kavuşmuştur.
Bu sayede üzerinde güven için yaşadığımız bir vatanımız olduğu yadsınamaz bir gerçektir.
Yine bu sayede Kıbrıs’ta egemen bir Halk olduğumuzdan söz edebildiğimiz de nettir.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin desteği ile bu topraklarda bağımsızlığımızı ilan ettiğimiz Devlet kurduğumuz da gün gibi ortadadır. Türkiye bizim her alandaki en büyük desteğimiz, Devletimiz ve egemenliğimiz ise bizim masadaki en büyük gücümüzdür. Türkiye Cumhuriyeti’nin Devletimize, alt yapıdan ekonomiye yaptığı katkılar ortadadır. Tüm Siyasal Partiler, hükümetlerde yer aldıkları zamanlarda, yine Türkiye Cumhuriyeti’nin katkıları ile varlık gösterebilmiş ve icraatta bulunabilmişlerdir.
Hal böyle iken, sosyo-ekonomik gücümüzün, güvenliğimizin, egemenlik ve bağımsızlığımızın en büyük destekçisi olan Türkiye Cumhuriyeti’nin Devlet Başkanının misafir edileceği konuşma yapacağı Meclis Oturumunun CTP ve TDP tarafından boykot edilmesi yanlıştır.
Bu iki partinin söz konusu toplantıya katılmama gerekçelerinden biri olarak gösterdikleri Kıbrıs Türk Halkının “özne olma” meselesi halkımıza bu iki parti tarafından yanlış ve çarpıtılarak aktarılmaktadır.
Bizim Kıbrıs’ta özne olmamızı istemeyen, engelleyen Türkiye değil, Rum-Yunan ikilisi ve onlara destek verenlerdir. CTP ve TDP’nin iddia ettiğinin tam tersine Sayın Erdoğan bizim Kıbrıs’ta özne olduğumuzu, Rumlar kadar egemenliğimiz bulunduğunu vurgulamakta ve bunun için mücadele etmektedir.
O nedenledir ki Sayın Erdoğan’ın liderliğindeki Türkiye, hidrokarbon aramalarında, masaya iki Devletli çözüm konulmasında, kapalı Maraş’ın açılmasında Kıbrıs Türk Halkı’nın egemenliğinin Kabul edilmesinin altını çizmekte, bizim bu yöndeki taleplerimize tam destek vermektedir.
Aslında, yıllardır süren ve bizi müzakere masasına hapseden, bu iki parti tarafından çözüm için tek alternatif olarak görülen model ile bizim bu adada özne olmamız mümkün değildir.
Bizim bu adada gerçekten özne olmamızın yolu, UBP”nin savunduğu; Kıbrıs Türk halkının doğal olarak var olan egemenliğimize sahip çıkmak buna dayalı politikalara ve çözüm formüllerine destek vermektir.
Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin Parti Meclisi kararında vurgulamış olduğu “Kıbrıs’ta özne olma” halinin, Türkiye’ye meydan okuyarak değil, Türkiye’nin desteği ile görüşme masasında egemen eşitliğimizi Kabul ettirmekle elde edilebileceğini anlamak bu partimiz için büyük bir hata ve eksikliktir.
Kıbrıs Meselesine dair siyasal partiler hatta Türkiye ile fikir ayrılıkları olabilir ama Türkiye’ye karşı böylesi Rum-Yunan ikilisinin istismar edeceği yanlış bir tavır alınmaz.
Dolayısı ile UBP Parti Meclisi olarak, CTP ve TDP’nin halkımızı birlik olmamız gerek bir bayram öncesinde üzen, tepki yaratan bu tutumları dolayısı ile protesto ediyor, sağduyulu olmaya davet ediyoruz.
Bu arada, Devletimizi kuran ve egemenliğimizden ödün vermeme kararında olan, Ulusal Birlik Partisi olarak, Türkiye ile olan ilişkilerimizin zedelenmesine sebep olabilecek her türlü hareketin dün ve bugün olduğu gibi yarın da karşısında olacağımızı bir kez vurgulamakta da fayda görüyoruz”.