Yayınlanma: 1 Temmuz 2021 16:45
Güncellenme: 20 Kasım 2024 21:52
KKTC’ye çalışma ziyareti gerçekleştiren Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile görüştü.
Görüşme sonrasında basın toplantısı düzenlendi.
İlk sözü alan Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’ta iki devletli çözüm modeline atıfta bulunarak Birleşmiş Milletlere verdikleri 6 maddeyi anımsattı.
Tatar şöyle devam etti:
“Bizim şu andaki siyasetimiz Türkiye ile yüzde yüz uyum ile Kıbrıs Türk halkının var olan egemenliğinin kabul görmesidir. AB’de Türkiye yoktur, Yunanistan vardır. Terazi eşit değildir.”
Temmuz ayında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da geleceğini anımsatan Tatar, 20 Temmuz’da verilecek mesajların önemli olacağını kaydetti. Doğu Akdeniz’deki mevcut durumda KKTC ve TC’nin ilişkilerinin daha önemli bir noktaya geldiğini kaydeden Tatar, Türkiye’nin verdiği destekten dolayı teşekkür etti.
Dünyanın eşitlik talep eden Kıbrıslı Türkleri anlayacağına inanç belirten Tatar, “Sağlam bir anlaşma arayışı içerisindeyiz” diye konuştu
Tatar’dan sonra söz alan Çavuşoğlu özetle şöyle konuştu:
“Önce Başbakan ile görüştük sonra da Başbakan ve Dışişleri Bakanı’nın ve heyetlerinin katılımıyla görüştük. Gayrıresmi Cenevre toplantısı sonrasındaki gelişmeleri değerlendirdik. Bizim de Sayın Cumhurbaşkanı’nın da temasları oldu, bunları ele aldık. Cenevre’de Kıbrıs sorununda bir dönüm noktası oldu. Bir dönem kapandı, yeni bir dönem başlamış oldu. Kıbrıs Türk tarafı yeni bir öneri getirdi. Adada kalıcı çözüm bu öneri çerçevesinde mümkün olabilir. Rum tarafını ve uluslar arası toplumu bunu bir kez daha değerlendirmeye davet ediyoruz. Ada iki ayrı devlet vardır, tanınsa da tanınmada da böyledir. Sahada durum budur ve gerçeklere göre hareket edilmelidir. Rum tarafı hala Crans Montana’da bıraktığımız yerde. Olmayacak duaya amin demeye çalışıyorlar. Temmuz’da siyasi eşitliği kabul etmeyip masadan kalkan Anastasiadis Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğini kabul etmiyor şimdi de. Egemenlik bana aittir, Kıbrıs Türkü ben ne kadar izin verirsem egemen olur diyor Cenevre’de. Bu zihniyeti biz de arık yok sayıyoruz. Rum tarafının raf ömrü dolmuş BM parametrelerinin arkasına saklanıyor. Ama bu dönem kapandı.
Maraş açılımı ve hidrokarbon konusuna da değinen Çavuşoğlu şöyle devam etti:
“Maraş açılımını ve hidrokarbon kaynaklarının paylaşımını da ele aldık. Temaslarımızda da bunları zaten ele alıyoruz. Biz Kıbrıs’ta iki halkın da yararını gözeten girişimlere destek verdik, vereceğiz. Maraş’ta Rumların başvuru sayısını arttığını biliyoruz. Bu açılım BM kararlarını ve mülkiyet haklarını ihlal etmemiştir. KKTC’nin atacağı her adıma desteğimiz tamdır. Doğu Akdeniz konusundaki Cumhurbaşkanı’nın bölgesel toplantı önerisi masadadır. Gelir paylaşımı konusundaki Kıbrıs Türk tarafının önerileri de masadadır. Biz hem TC olarak hem de KKTC olarak kimsenin hakkında gözümüz yok ama hakkımızı da kimseye yedirmeyiz.”
Çavuşoğlu, “Kıbrıs Türkü’nün beka, istiklal ve istikrar mücadelesinde tüm gücümüzle Kıbrıs Türk halkını desteklemeye devam edeceğiz” dedi