Yayınlanma: 11 Ağustos 2021 07:45
Güncellenme: 22 Kasım 2024 10:41
“Pandeminin ilk gününden bu tarafa sağlık ordusu canını ortaya koyarak sahada mücadele ediyor. Ek gösterge, tek maaş kalem, seyyanen zam talepleri karşılık bulmayan, buna karşılık iş yükü her geçen gün katlanan, kamuda en fazla mesai yapan meslek gurubu olan sağlıkçılarımıza maalesef yine acı fatura kesiliyor. Vaka sayılarının artmasında sağlıkçıların suçu ne? Kovid yoğun bakım servislerindeyiz, hastanelerde aşı odalarındayız, sahada filyasyon ekiplerindeyiz, aile sağlığı merkezlerinde onca iş yüküne rağmen yine pandemi aşılarını canla yapmak için çırpınan bizleriz. Yaklaşık bir buçuk yıldır süren salgında, insanları yaşatmak için canlarını veren, sevdiklerimizden günlerce ayrı kalan bizleriz. Cefakar sağlık çalışanlarına bu muamele reva görülmemeli. Sağlık çalışanları uzun bir süre izin kullanamadılar. Bu süre zarfında tükenmişlik sendromuna girmeyen sağlıkçı kalmadı. İzinlerin açılmasıyla bir nebze olsun nefes aldılar. Şimdi yine sağlıkçılarımıza izin yasağı getirildi. Pandemiyle mücadelenin en önemli savaşçıları olan sağlık ordusunu moralmen bitirmenin kimseye faydası olmayacaktır. Sağlıkçıları tekrar bir tükenmişliğe, yalnızlığa itmek yerine normal hayatla ilgili birtakım tedbirlere sarılmak daha faydalı olacaktır. Dışarıda her şey normal. Sağlık dünyası neden anormal bir duruma geçiriliyor. Caddeler dolu, plajlar tıklım tıklım, AVM’lerde adım atacak yer yok. Ama maske takan sayısı yok denecek kadar az, sosyal mesafe kuralıysa tamamen unutulmuş durumda. Yerli-yabancı binlerce turist elini kolunu sallayarak, sanki pandemi yokmuş gibi normal bir şekilde şehri arşınlarken, sağlıkçıları tüketecek bu kararın bir an önce geriye çekilmesi daha faydalı olacaktır.”