Yayınlanma: 29 Ağustos 2022 16:15
Güncellenme: 22 Kasım 2024 00:37
Şarkıcı Gülşen Çolakoğlu'nun avukatı Emek Emre tarafından 26 Ağustos'ta üst mahkemeye gönderilmek üzere tutukluluğun kaldırılması talebiyle sunulan itiraz dilekçesi kabul oldu. Dilekçede, Gülşen'in, üzerine atılı suçun unsurları oluşmadığı ve tutuklamanın hiçbir koşulu gerçekleşmediği halde haksız ve hukuka aykırı kararla ve şekil ile tutuklandığı belirtilmişti. Gülşen hakkındaki tutuklama kararının kaldırılarak tahliyesine karar verilmesi talep etmişti.
ÜST MAHKEME İTİRAZI DEĞERLENDİRDİİtirazı üst mahkeme olan İstanbul 27. Asliye Ceza Mahkemesi değerlendirdi. Mahkeme, "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme" suçundan şüpheli Gülşen Çolakoğlu'nun tahliyesine ve konutu terk etmemek kaydıyla adli kontrol altına alınmasına karar verdi. Mahkeme gerekçesinde, atılı suçun vasıf ve mahiyeti, dosya kapsamındaki tüm delillerin toplanmış, şüphelinin kaçma ve delilleri karartma şüphesinin bulunmayışı, bakmakla mükellef olduğu yaşı küçük çocuğu bulunması, tutuklama maddeleri dikkate alındığında alınması muhtemel cezaya ilişkin infaz koşulları da hep birlikte değerlendirildiğinde tutuklamadan beklenen faydanın adli kontrol tedbirleriyle sağlanabileceği nazara alınarak şüphelinin adli kontrol altına bulunması ile tahliyesine karar verildiği kaydedildi. Kararda adli kontrol tedbirlerine uymadığı takdirde ise tutuklanacağı ihtar edildi.
GÜLŞEN TAHLİYE OLDU
Tahliye kararı çıkan Gülşen 4 gün kaldığı cezaevinden bugün tahliye oldu.
GÜLŞEN'İN AVUKATINDAN AÇIKLAMA Şarkıcı Gülşen'e verilen tahliye kararı sonrası avukatı Emek Emre, Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önündeki meydanda basın mensuplarına gerekli açıklamayı yaptı. Avukat Emre, "Tahliye hususunda çok mutluyuz. Geçen hafta perşembeden beri üzüntülü ve endişe edici bir süreç yaşadık. 25 Ağustos Perşembe sabahı emniyet güçleri, adli kolluk müvekkilin evine gidip 'İfadeye çağrılıyorsunuz, bizimle gelmeniz lazım' demek akabinde esasen usulsüzlükler o andan itibaren başlamıştı" dedi. Emre gözaltı süreciyle ilgili ise, "Nisan ayında sarf edildiği iddia edilen çok rahatsız edici sözler var. Fakat bunun 25 Ağustos tarihinde bir suç üstü hali ihtiva etmediği çok ortada. O yüzden müvekkilin ifadeye alınış noktasında usulsüzlükler ve hukuksuzluklar baş göstermişti" diye konuştu. Tutuklamanın yapılabilmesi için kuvvetli bir delil olması gerektiğini ifade eden avukat Emre, oradaki sözlerin isnat edilen suçun oluşması için yeterli olmadığını, çünkü kamu güvenliğinde acil bir tehlike oluşturmadığını vurguladı. Yargıtay'ın Gülşen'in tutuklandığı TCK 216/1. maddesi ile ilgili içtihatları olduğunu, şiddet teşvikinde bulunmayan soyut kavramların bu suçu oluşturmadığını ifade eden avukat Emre, "Bugün çok mutluyuz. İtirazımız neticesinde mahkeme değerlendirdi ve tutukluluk halini sonlandırdı" dedi.