Yayınlanma: 23 Şubat 2023 19:22
Güncellenme: 20 Kasım 2024 05:33
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu Adıyaman Üniversitesi’ndeki Koordinasyon toplantısı sonrası açıklamalar yaptı.
Sosyal medyada açıkça görülen tüm yağma görüntülerine rağmen Adıyaman'da, depremin ilk günlerinden itibaren hiçbir güvenlik problemi ile karşılaşılmadığını iddia eden Süleyman Soylu, şu ifadelere yer verdi:
"Önümüzde bir yıllık bir süreç var. Bu süre içinde çadırlar, konteynerler, kalıcı konutlar konusunda 3 ayrı sürecimiz var. İnsanlarımızın her birine dokunabilmek, şehirlerin hayatiyetini, üretimini sağlayabilmek için bütün planları ortaya koyuyoruz. Ben Hatay'ı ve Kahramanmaraş'ı özelde, diğerlerini de genelde takip ediyorum. Adıyaman'da ilk başından beri hiçbir güvenlik problemi ile karşılaşılmadı. Burada asayiş olayının gerçekleşmemesi için büyük bir gayret ortaya koyuldu.
Hem konteyner şehirlerin hazırlanması konusunda daha hızlı hareketin planlamasını gerçekleştirdik, artık köylerimizden şehirlerimize kadar değerlendirdik. Sağlık, beslenme, barınma dahil vatandaşımızın yanında olabilmek için nasıl bir sürecin yanında olacağız değerlendirdik. Ağırlıklı olarak konteynere ağırlık veriyoruz. 48 binin üzerinde çadır var AFAD'ın dağıttığı. Ayrıca STK çadırları var. 6.4'lük depremden sonra evi hasarsız olanlar da korku içinde çadır talebinde bulunuyorlar. Biz bunları karşılamak için elimizden geleni ortaya koymaya çalışıyoruz.
Hayatımızda hep beraber ilkleri görüyoruz. Geçmişte yaşadıklarımızı, yaşanılanların tekrar yaşandığını görüyoruz. Büyük bir afet yaşadık. Bunun geleceğe ait oluşturacağı sonuçlar vardır elbette, ama bizim elbirliği ile eksiklikleri hep beraber gidererek buradan, o çocuklara, torunlara, dedelerinin biz böyle bir afet yaşadık ama çıkabilme kabiliyetini ortaya koymamız lazımdı, büyüklerimiz bunu ortaya koydu diyebilmemiz gerekir."
Bakan Süleyman Soylu, yaptığı basın açıklamasında "Adıyaman'da hiçbir güvenlik sorunu yaşanmadı" dedi, ancak durumun tam tersi olduğu ortaya çıktı.
Devlet kurumu Anadolu Ajansı tarafından servis edilen sadece iki haber dahi, bu açıklamanın doğru olmadığını ortaya çıkardı.
"Adıyaman’da hırsızlık yaptıkları iddiasıyla gözaltına alınan 2 kişi tutuklandı" başlıklı haberin 16 Şubat'ta, "Adıyaman'da depremde zarar gören evlerdeki eşyaları yağmalayan 2 kişi tutuklandı" haberi ise 11 Şubat'ta yayınlandığı arşive kaydedildi.
İki haber de, kentteki güvenlik açığını ortaya çıkardı.
Bakan Soylu'nun iddialarının tersine, depremde ağır yıkıma uğrayan 11 ilde de, durum farklı değil. Depremin ilk gününden bu yana 11 ilde yağma, hırsızlık ve darp olayları yaşandığı gündeme geldi. Bazı depremzelerde, yağmacı veya hırsız sanılarak, şiddete maruz kaldı, hatta bu şekilde bir vatandaş dövülerek öldürüldü.
Deprem bölgesinde enkazdan çıkarılan çocuklar ile ilgili kayıp ihbarları, günden güne artış göstererek devam ediyor. Kayıp çocukları organ mafyası ya da tarikatlar tarafından kaçırıldığı iddiaları ülkece en büyük korkumuz...
Deprem bölgesinde incelenen yapılarla ilgili bilgi veren Bakan Kurum ise, şu ifadelerle açıklama yaptı:
"Türkiye tek yürek olarak, ilk andan itibaren seferberlik şuuruyla çalışıyoruz. Süreçte AFAD'ımız, Kızılayımız, jandarmamız, askerimiz, emniyet birimlerimiz, belediye personelimiz, gönüllü gelen tüm kardeşlerimizle burada Adıyaman için, köyleri, ilçeleri için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Son ana kadar Cumhurbaşkanımızın liderliğinde çalışmaları azimle, kararlılıkla yapacağız. 4 milyon 511 bin bağımsız bölümden oluşan 1 milyon 250 bin bina incelendi. 520 bin bağımsız bölümden oluşan 164 bin 321 bina yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı."