Yayınlanma: 1 Temmuz 2021 12:53
Güncellenme: 21 Kasım 2024 13:13
Alithia gazetesine göre, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in dün akşam bir etkinlik çerçevesinde gazetecilere yaptığı açıklamada geçtiğimiz salı günü ABD Başkanı Joe Biden’e mektup gönderdiğini, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e yönelik mektubunun ise bugün gönderileceğini belirtti.
Anastasiadis çabalarının devam edeceğini hatta diyaloğun tekrarlanmasının başarılmasının sağlanmasına kadar devam edeceğini söyledi.
TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun KKTC’ye yapacağı ziyaret ve Türk provokasyonlarının ve Maraş’taki faaliyetlerin önüne geçilmesi için hükümetin bir planı olup olmadığı sorusu üzerine Anastasiadis, zaten AB’ye yönelik bir dizi adım attıklarını, salı günü ABD Başkanı Joe Biden’e mektup gönderdiğini, yarın (bugün) ise BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e yönelik mektubun gideceğini ifade etti.
Anastasiadis, gerek Başkanlık gerekse Dışişleri Bakanlığı düzeyinde tüm gerekli adımların atıldığını olduğunu söyledi.
Bir gazetecinin sözde “Maraş Belediyesi”nin Ulusal Konsey’in toplanması talebinin ve TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “muhtemel yeni açıklamalarının önüne geçilmesine yönelik plan hazırlığının” sorulması üzerine Anastasiadis, “Ankara’nın planlarının bugünkü olmadığını yıllardır sürdüğünü” ileri sürdü.
Anastasiadis sözlerinin devamında, Rum Yönetimi Başkanlarının zaman zaman Kıbrıs sorununa çözüm bulmak için tüm gücünü kullandığını ancak Türk “uzlaşmazlığı” nedeniyle daha önce söylenilen planların yapılamadığını savundu.
Korkulardan birinin de Rum göçmenlerin Kıbrıs Türk idaresi altında, geri dönmeye çağrılması olduğu ve böyle bir gelişmenin nasıl önleneceğine ilişkin düşüncelerin olup olmadığı sorusu üzerine Anastasiadis, “Maraş Belediye Başkanının söylediğini söyleyeceğim, olası bir çağrı Maraşlıların yanıltılması olacak. Zaten gördüğünüz gibi Maraş sakini ile ilgili bir Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ndeki bir davaya, Türk tarafının yanıtı, bunun Evkaf malı olduğu yönündeydi” şeklinde konuştu.
Anastasiadis, sözlerinin devamında vatandaşlara mallarına geri dönülmesi çağrısının yapıldığı yönünde imaj yaratılmaya çalışıldığını savundu.