Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Teknoloji Bağımlılığı Uyarısı
Cumhurbaşkanı Erdoğan Yeşilay Danışmanlık Merkezleri açılış töreninde konuştu. Çocukların teknoloji bağımlılığına karşı aileleri uyaran Erdoğan, "Büyükler olarak çocuklara hayır demeyi başaramıyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sepetçiler Kasrı'nda düzenlenen Yeşilay Danışmanlık Merkezleri Ortak Açılış Töreni'nde konuşma yaptı.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan satır başları şu şekilde:
"Yeşilay Danışmanlık Merkezlerinin ülkemizin dört bir yanındaki ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ndeki toplam 104 noktada verdikleri hizmetlerle her yaştan pek çok vatandaşımızın hayatın renklerini yeniden kazanmalarına katkıda bulunacaklarına inanıyorum.
Tüm hayatını zararlı alışkanlıklar ve maddelerle mücadeleye adamış birisi olarak daima Yeşilay'ın yanında oldum, olmayı da sürdüreceğim. Her zaman altını çizerek ifade ettiğim gibi içki, madde ve kumar bağımlılığı tüm kötülüklerin anasıdır. Tütün kullanımı, hem kendimize hem çevremize zararlıdır. Teknoloji bağımlılığı, bizi insan yapan vasıflarımızdan uzaklaştırıp, gerçek olmayan bir dünyaya hapseder. Zararlı ve kötü olan her şey, her yerde ve her şart altında öyledir. Bu tür alışkanlıkların hiçbirinin de ideolojiyle veya inançla ilgisi yoktur. Her kim içkiye, maddeye, kumara, sigaraya güzelleme diziyorsa emin olun tek gayesi kendi sapkın hayat biçimini, zaaflarını, komplekslerini örtmektir. Bizim Yeşilay'ımızla birlikte yürüttüğümüz mücadeledeki tek gayemiz, ülkemize ve milletimize ruhu da bedeni de dipdiri nesiller kazandırmaktır. İnşallah bu mücadeleyi ülkemizde tek bir bağımlı bırakmama azim ve kararlılığıyla son nefesimize kadar sürdüreceğiz.
Öyle bir dönemdeyiz ki artık 1 yaşından itibaren tüm çocukların cep telefonu, tablet, bilgisayar veya televizyon ekranı gibi elektronik cihazlar karşısında saatlerce hipnotize olmuş gibi kaldığını görebiliyoruz. Anne babalar kendilerine vakit ayırmak uğruna kolaycılığa kaçarak ve çoğu defa farkında olmadan çocuklarını bu tür elektronik cihazların ve oralarda muhatap oldukları içeriklerin bağımlısı yapabiliyorlar.
İnternette çocuklarımızın karşısına çıkabilecek alkol, sigara ve madde kullanımı, şiddeti, cinselliği ve her türlü sapkın görüntüyü, fikri, telkini engelleyebilmemiz gerçekten çok zor. Üstelik bu tür içerikler çocukların zihinlerinde bizim insanlarımızı uzak tutmak için gece gündüz çalıştığımız zararlı ürünlere meşruiyet de sağlıyor. Biz herkese 'Sigara kötüdür, alkol zararlıdır, kumar felakettir' diye telkin verirken internette veya televizyonda sürekli aynı ürünleri kullanan insanlarla karşılaşan körpe dimağlara bu mesajları nasıl ulaştırabiliriz? Daha kötüsü bu mecraların bir kısmı internet üzerinden çocuklarımıza ulaşıp onları her türlü istismara açık hale getiren kötü niyetli kişilere de fırsat veriyor.
Kişilik kazandırmamız, şahsiyet vermemiz, onları yaşadıkları toplumda ve dünyada ihtiyaçları olan bilinç, bilgi, beceri ve değerlerle donatmamız gereken çocuklarımızda rolleri değişiyoruz. Anne, babalar çocuklarını değil, çocuklar ebeveynlerini yönlendiriyor. Evde iyi örnek olamadığımız, okuldaki gelişimini yakından takip etmediğimiz, kimlerle oturup kalktığını bilmediğimiz çocuklarımızı özgür kılmış olmayız. Sadece başıboş bırakmış, ihmal etmiş oluruz.
Çocuklarımıza elbette güveneceğiz ama sözümüzle yaşantımızla telkinlerimizle duruşumuzla onlara rehberlik etmeyi, örnek olmayı, manevi değerlerimizle teşhis etmeyi de ihmal etmeyeceğiz. Bunu sağladığımızda Yeşilay'ımızın işini de fevkalade azaltmış ve kolaylaştırmış oluruz. Aile kurumuna daha çok önem verme kararımızın gerisindeki sebeplerden biri de işte budur. İnşallah önümüzdeki dönemde hep birlikte bunu başaracağız."