Dünyada koronavirüs tedbirlerinden 2,7 milyar çalışan etkileniyor.
Uluslararası Çalışma Örgütü, yeni tip koronavirüs nedeniyle işletmelerin kapatılmasının 2,7 milyar çalışanı etkilediğini açıkladı.
Dünya çapında birçok can kaybına neden olan koronavirüsle mücadele amacıyla, ülkeler çeşitli tedbirler alıyor. Ülkelerin aldığı tedbirlerin ortak konusu ise koronavirüs salgınının yayılımını engellemek, sağlık sistemini rahatlatmak ve can kayıplarını engellemek amacıyla sosyal mesafenin korunması.
Sosyal mesafenin korunması ise sokağa çıkma yasağının getirilmesi ya da gönüllü karantina kavramı ile mümkün olabiliyor. Koronavirüsün etkisini fazla gösterdiği başta Çin,
ABD, İtalya, İspanya olmak üzere, gelişmiş ülkelerde sokağa çıkma yasağı geldi. Türkiye’de ise yetkililer, gönüllü karantina kavramı ile vatandaşlara evlerinde kalmaları gerektiği çağrısında bulunuyor.
Getirilen sokağa çıkma kısıtlamalarına bağlı olarak günlük hayatta birçok aksaklık meydana geldi. İş hayatında aksaklıklar, seyahat kısıtlamaları, eğitime ara verilmesi ve birçok
iş yerinin kepenk indirmesi, işçiler ve işletmeler üzerinde ani ve sert bir etki oluşmasına neden oldu.
Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) derlediği Kovid-19 ve İş Dünyası raporuna göre, koronavirüs salgınının 2. Dünya Savaşı’ndan bu döneme kadar tecrübe edilen en ciddi ekonomik krize neden olduğunu gösteriyor.
Derlenen raporda, dünyadaki 3,3 milyarlık iş gücünün yüzde 81’ine denk gelen 2.7 milyarlık çalışanın tamamen ya da geçici olarak
kapanan iş yerlerinde istihdam edildiği bilgileri yer alıyor.
Raporda yer alan bir başka bilgi ise, yılın ikinci çeyreğinde, dünya genelinde çalışma saatlerinin yüzde 6,7’sinin ortadan kalkacağı yönünde.
Çalışma saatlerinin 6,7’sinin ortadan kalkması ile birlikte, gelir gruplarından çalışma saatlerinin en fazla düşmesi “üst-orta gelir” grubundan bekleniyorken, bundan en fazla etkilenecek bölgeler ise Arap ülkeleri, Avrupa ve Asya- Pasifik olacağı belirtiliyor.
Salgının Sektörlere Ne Gibi Etkileri Oldu?
Uluslararası Çalışma Örgütü’nün derlediği raporda, koronavirüs salgınının her sektörü farklı etkilediği belirtiliyor.
Salgının, ekonomik açıdan en az etkileyeceği sektörlerin eğitim, sağlık hizmetleri, sosyal hizmetler, kamu hizmetleri, savunma ve alt yapı olacağı düşünülürken, tarımda ise düşük- orta düzeyde bir etkinin görüleceği tahmin ediliyor.
Finans ve sigorta faaliyetleri, inşaat ve madencilikte orta seviyede, sanat, eğlence, ulaşım, depolama ve iletişimle ilgili sektörlerde ise orta-yüksek düzeyde etki öngörülüyor.
Koronavirüsün en fazla etkilemesi düşünülen
sektörler ise konaklama ve gıda hizmetleri, gayrimenkul, iş ve yönetim faaliyetleri, imalat, toptan ve perakende ticaret ve
motorlu araç bakım onarımı olarak sıralanıyor.
Virüs nedeniyle en çok etkilenmesi düşünülen bu sektörlerde, dünya çapında 1,25 millyar işçinin çalıştığına dikkat çekilen raporda, bu sayının dünyadaki tüm iş gücünün yüzde 38’ine denk geldiği belirtiliyor.
En Fazla Etkilenecek Sektörlerin Bölgelere Göre İstihdam Oranı
En çok etkilenen sektörülerin dünya genelinde istihdam oranı yüzde 37,5 iken bu oranın yüzde 43,2 ile ABD’de en yüksek ve yüzde 26,4 ile Afrika’da en düşük seviyeleri görülüyor.
Raporda, kayıt dışı istihdam oranının en yüksek olduğu orta ve düşük gelirli ülkelerde, çalışanların sağlık ve sosyal koruma hizmetlerine erişiminin de oldukça kısıtlı olduğuna dikkat çekiliyor.
Kayıt dışı istihdamın en fazla görüldüğü bölge, yüzde 71,9 oranıyla Afrika olurken, sosyal güvencenin en yüksek olduğu bölge ise 84,1 ile Avrupa olarak kayıtlara geçiyor.
Alınacak Önlemler İşçileri ve İşverenleri Rahatlatmaya Yönelik Olmalı
Düzenlenen raporda, ülkelerin koronavirüsten en çok etkilenen sektörler için önlemler alması gerektiği belirtiliyor. İşçi ve işverenleri rahatlatmaya yönelik önlemlerin alınmasını tavsiye eden raporda, bu amaçla işçilerin istihdam yaratmaya teşviki için kamu kaynaklarının sonuna kadar kullanılması gerektiğine vurgu yapılıyor.
Diğer yandan gelişmekte olan ülkelerin ekonomik alanda yapabileceklerinin kısıtlı olmasından dolayı, salgın nedeniyle ortaya çıkan üretim kayıplarının bu ülkelerde uzun süre daha devam edeceği tahmin ediliyor.
Raporda, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün 2020 yılı için dünya çapındaki işsizlik tahmininin 25 milyon olduğu belirtilirken, koronavirüs nedeniyle oluşacak yeni gelişmelerin sonucunda söz konusu işsizliğin daha yüksek gerçekleşme ihtimalinin olduğu ifade ediliyor.