
Yayınlanma: 24 Nisan 2025 07:49
Güncellenme: 5 Aralık 2025 06:19
Kanal İstanbul projesi, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından yeniden tartışma konusu oldu. İstanbul Üniversitesi Kentleşme ve Çevre Sorunları Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Pelin Pınar Giritlioğlu, kanal istanbul projesi ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Giritlioğlu, “Bu proje İstanbul'un doğal kaynaklarını yok ediyor. Su havzaları, ormanlar, tarım ve mera alanları geri döndürülemez şekilde zarar görüyor,” dedi. Özellikle Sazlıdere Barajı’nın suyu kesildiğini ve bu barajın İstanbul’un tek başına 24 günlük su ihtiyacını karşıladığını hatırlattı.
Kanal İstanbul yapılacak mı sorusu yeniden gündeme gelirken, uzmanlar kanal istanbul riskleri konusuna dikkat çekiyor. Giritlioğlu’na göre bölgede yapılaşma artıyor, tarım alanları kaybediliyor ve İstanbul susuzluğa mahkûm ediliyor.
Planlara göre proje, İstanbul’un kuzeyindeki hayati öneme sahip Kuzey Ormanları’nı kapsıyor. Bu da sadece su değil, kanal istanbul jeolojik sonuçları açısından da büyük tehdit oluşturuyor. Üç aktif fay hattının üzerine yeni yerleşim alanları yapılmasının deprem riskini artıracağı uyarısı yapılıyor.
Projede sosyal konut adı altında lüks yapılar inşa edildiğine dikkat çeken Giritlioğlu, “Dünya literatüründe rezerv alan korunması gereken yerlerdir. Bizde ise yapılaşma için kullanılıyor,” diyerek planlama ilkelerinin ihlal edildiğini belirtti.
Giritlioğlu, kanal istanbul projesinin arkasında rasyonel bir gerekçe olmadığını, siyasi inatlaşmayla sürdürüldüğünü savundu. “Halkın değil, belli sermaye gruplarının çıkarı gözetiliyor,” dedi.
Kanal İstanbul’un su yolu ayağı için gereken fonun henüz bulunmadığına dikkat çeken uzman, projenin devasa köprülerle İstanbul’un trafik yükünü artıracağını da belirtti.
Uzmanlar, kanal istanbul yapılacak mı sorusunun cevabının artık sadece teknik değil, toplumsal bir mesele olduğunu belirtiyor. İstanbul’un geleceğini etkileyen bu mega projenin yaratacağı çevresel, ekonomik ve sosyal etkilerin geri dönüşü olmayabilir.