Yayınlanma: 15 Haziran 2021 12:57
Güncellenme: 21 Kasım 2024 04:24
Türkiye’nin endüstriyel tarım noktasında ihtiyaç duyduğu ürünleri karşılamak ve ekonomik kalkınma yaratmak adına “ne ekilip, ne biçilebileceğini” düşünen hükümet, “endüstriyel kenevir üretimi” için kolları sıvamış durumda.
1930’lu yıllara kadar Kıbrıs adasında üretilen kenevirin, uyuşturucu anlamındaki keyfi kullanımından ziyade, sanayi hammaddesi olarak üretilmesi noktasında adım atmaya hazırlanan hükümet, Türkiye’den; Mesarya ovasına akan su ile kenevir yetiştirmeyi planlıyor.
Pilot bölge olarak Paşaköy’ü seçen ve yasal altyapının oluşturulmasına ilişkin çalışmalar yürüten hükümetin, ilk olarak uyuşturucu kullanımı ile sanayi amaçlı üretimi ayıran bir yasa tasarısı hazırlaması bekleniyor.
“SU BUNUN İÇİN MESARYA OVASINA AKIYOR”
Konuyla ilgili Kıbrıs Postası’na konuşan Ekonomi ve Enerji Bakanı Erhan Arıklı, Türkiye’nin endüstriyel tarım noktasında ihtiyaç duyduğu ürünleri KKTC’de üretip göndererek ekonomik kalkınma yaratmayı hedeflediklerini kaydetti.
“Su bunun için Mesarya ovasına akıyor” diyen Arıklı, endüstriyel kenevir konusunun tüm dünyanın olduğu gibi Türkiye’nin de gündeminde olduğunu, Türkiye’de de endüstriyel kenevir üretimi yapıldığını anımsatarak, “Kenevir 1930’lu yıllara kadar Kıbrıs’ta da üretiliyordu. 150 çeşit ürünün sanayi hammaddesi olarak kullanılıyor. Bu kapsamda bizim de bir çalışmamız var” dedi.
“BİZİM GAİLEMİZ, KEYFİDEN ZİYADE, ENDÜSTRİYEL KENEVİRDİR”
Vatandaşın kenevire uyuşturucu gözüyle baktığını, keyfi kullanım ile endüstriyel kenevirin sürekli karıştırıldığını anlatan Arıklı, “Belki bazı çevreler bunun bilinçli olarak karıştırılmasını istiyor olabilir. Bu bilinen bir şey, kenevirin yasaklanmasını isteyen Amerika idi. Onlar, toplumlarda böyle bir korku imparatorluğu oluşturdular. Bizim gailemiz, keyfiden ziyade, endüstriyel kenevirdir. Bunun kontrollü bir şekilde açılmasını ve ekilmesini sağlayabiliriz. Piyasası çok fazla” şeklinde konuştu.
PAŞAKÖY PİLOT BÖLGE
Pilot bölge olarak Paşaköy’ün belirlendiğini, geçtiğimiz günlerde Paşaköy Belediye Başkanı’nı ziyaret ederek bu konuyu görüştüklerini anlatan Arıklı, “Onların da bu yönde bir çalışmaları olmuş. Paşaköy, bitki örtüsü açısından kenevir üretimine son derece uygun. Orayı değerlendirebiliriz. Pilot bölgede başlayalım, halk bunun korkulan bir şey olmadığını görsün, kontrol edilebilirliğini görsün, gerekirse yaygınlaştıracağız” dedi.
YASAL ALTYAPI ÇALIŞMALARI
Kenevirle ilgili yasal altyapının oluşturulması gerektiğini, bu konuda çalışmaların sürdüğünü aktaran Arıklı, “Endüstriyel kenevir ile keyfi kullanımdaki keneviri mutlak suretle birbirinden ayırmamız gerek. Bu bir zorunluluk” ifadelerini kullandı.
“KEYFİ KULLANIMA KARŞIYIM”
Kendisinin keyfi kullanıma karşı olduğunu, gündeme gelmesinin bile yanlış olacağını ifade eden Arıklı, toplumda kenevir denince akla hemen uyuşturucunun geldiğini, siyasilerin bu nedenle endüstriyel kenevir üretiminden uzak durduğunu söyleyerek, “endüstriyel kenevir, çok önemli bir kaynak. 200’e yakın sanayinin hammaddesi. Adanın iklim yapısı da buna uygun olduğuna göre neden değerlendirmeyelim? Ancak ilk olarak topluma, endüstriyel kenevirin farkını anlatmamız şart” dedi.
“ASAM BANA KENEVİRDEN ÜRETİLMİŞ 30 ÇEŞİT MAMUL GÖNDERDİ”
Kenevir Enstitüsü’ne sahip olan Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi’nin (ASAM) kendisini davet ettiğini ve kenevirden üretilmiş 30 çeşit mamulü tanıttıklarını aktaran Arıklı, “Şampuandan tutun sabuna, kahveden; una kadar kenevirden üretilmiş ürünler gönderdiler. Önümüzdeki günlerde bunu basına açıklayabilirim” şeklinde konuştu.
GÜNEY’DE VE TÜRKİYE’DE KENEVİR
Kıbrıs’ın güneyinde, tıbbi anlamda kenevir kullanımı 2017 yılında yasallaşmış, ardından da 2019 yılında daha kapsamlı bir yasa çıkartılarak, üretimi, ihracatı, bitki bazlı ilaç üretimi ve tıbbi olarak araştırılması yasallaştırılmıştı.
Türkiye’de ise 2016 yılından bu yana 19 ilde endüstriyel kenevir üretimi devam ediyor.