Yetersiz beslenmeye dikkat.
İÜ Aziz Sancar DETAE Müdürü Prof. Dr. Deniz, yetersiz beslenmenin enfeksiyon riskini arttıracağına dikkat çekerek "Bağışıklık sitemini güçlendiren en önemli etkenlerden biri dengeli beslenmedir. Yetersiz beslenme, bağışıklık sistemini bozmakta, fonksiyonlarını baskılamakta ve enfeksiyon riskini artırmaktadır" ifadelerini kullandı.
Koronavirüsle mücadele edilen bu dönemde, bağışıklık sistemini güçlendirmenin önemini birçok uzman dile getirmiş durumda. İstanbul Üniversitesi Aziz Sancar Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü Müdürü ve İmmünoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Günnur Deniz, bağışıklık sisteminin güçlendirmenin en etkili yolunun dengeli beslenme olduğunu açıkladı.
Prof. Dr. Günnur Deniz, bağışıklık sisteminin, virüs, bakteri, mantar, parazit gibi yapıların vücuda yerleşmesini engellemek ve ondan kurtulmak için çeşitli savunma mekanizmalarını harekete geçirerek vücudu koruyan bir savunma sistemi olduğuna dikkat çekti.
Bağışıklık Sistemini Etkileyen Birçok Faktör Mevcut
Prof. Dr. Deniz, kendisinden farklı yapıya sahip virüslere karşı koruma kalkanı olarak çalışan bağışıklık sistemini etkileyen birçok faktörün mevcut olduğunu belirterek şunları dile getirdi:
"Bu faktörlerin başında genetik yatkınlık gelmekte ve onu çevre izlemektedir. Stres, kötü beslenme, alkol, uykusuzluk, radyasyon, hava kirliliği gibi etkenler bağışıklık sitemini olumsuz etkilemektedir. Stres, tek başına bağışıklık sistemini baskılayarak enfeksiyon etkenlerinin üremesini kolaylaştıran en önemli risk faktörlerindendir. Bağışıklık sitemini güçlendiren en önemli etkenlerden biri dengeli beslenmedir. Yetersiz beslenme, bağışıklık sistemini bozmakta, fonksiyonlarını baskılamakta ve enfeksiyon riskini artırmaktadır. Ayrıca
sigara ve tütün kullanımı da bağışıklık sistemini bozan en önemli etkenlerden biridir."
Günnür Deniz, bağışıklık sistemi zayıflayan kişilerin, özelikle virüs enfeksiyonlarına daha yatkın olduğunu bildirdi.
“Bazı Virüsler Uyku Halindedir”
Enstitüsü Müdürü ve İmmünoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Deniz, virüs enfeksiyonlarının özellikle konuşma, öksürme ve hapşırma gibi durumlarda ortaya çıkan damlacıkların solunması, öpüşme, tokalaşma yoluyla ya da virüs bulaşmış yiyecek, içecek veya eşyalarla temas halinde bulaştığını hatırlattı.
Çin’in Wuhan kentinde çıkarak pandemi haline gelen ve 200’ü aşkın ülkeye yayılan
koronavirüsün akciğerleri etkilediğini vurgulayan Günnur Deniz, "Bazı virüsler uyku halindedirler ve ortaya çıkmak için insanların yaşlanmasını, bağışıklığın zayıf düşmesini, beslenme eksikliklerini veya stres durumunu beklerler" diye konuştu.
Deniz,
oruç tutmanın bağışıklık sistemini güçlendirmesine ilişkin bir
çalışmanın bulunmadığını belirterek, "Beslenme tarzında yapılan bazı değişikliklerin, intermittent (aralıklı) beslenmenin bağışıklığı güçlendirdiği gösterilmiştir. Oruç tutarken iftarda çok fazla yemekten ve sahura kalkmadan oruç tutmaktan kaçınmak, iftar ve sahurda dengeli ve doğru beslenmek, bol sıvı ve sıvı gıdalar tüketmek büyük önem taşımaktadır. Oruç tutarken uyku düzenine de dikkat etmek gerekir. Sosyal mesafeyi korumak için ramazan ayı boyunca toplu iftar yemeklerinden kaçınmak, evde iftar daveti vermemek ve davetlere gitmemek yeni tip koronavirüs salgınından korunmak için önemlidir." dedi.