Yayınlanma: 14 Haziran 2023 23:15
Güncellenme: 19 Kasım 2024 22:27
Marmara Cezaevi'nde tutuklu bulunan Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay milletvekili Can Atalay, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un açıklaması hakkında, "Adalet Bakanı’nın açıklaması tüm hukukçular için kulaklarına inanılamayan bir an olmuştur. Adalet Bakanı ya hukuki durumu bilmiyor yahut kamuoyunu yanıltmaya çalışıyor." İfadelerini kullandı.
Medyascope'tan Gamze Elvan'ın sorularına cevap veren Atalay, “Öncelikle dayanışma gösteren, demokrasinin ve hukukun yanında duran, söz söyleyen, açıklama yapan herkese çok teşekkür ederim. Ancak, ipe un serilmesine izin verilmemelidir. Hukukun gereği, demokrasinin zorunluluğu bir an önce yerine getirilmelidir. Anayasal gereklilikle ilgili teknik ayrıntılarla okuyucuyu yormayacağım. Merak edenler hocam Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu’nun ayrıntılı açıklamasına ve DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu’nun hukuki durumu çok güzel özetleyen beyanına bakabilirler." Diye konuştu.
Can Atalay, Adalet Bakanı'nın "Gezi Davası anayasal düzenle ilgili bir konu. Anayasa'nın 14. maddesindeki dokunulmazlık kapsamı dışında olan dosyalardan." Açıklaması hakkında konuşan Atalay, "Adalet Bakanı’nın açıklamasıysa tüm hukukçular için kulaklarına inanılamayan bir an olmuştur. Adalet Bakanı ya hukuki durumu bilmiyor yahut kamuoyunu yanıltmaya çalışıyor. İkisi de çok vahim ihtimallerdir. Üçüncü ihtimal ise yüksel yargıyı olmayacak işleri oldurtmaya çalıştığıdır ki bu en vahimi… Demokrasi bir bütündür, bölünemez. Millet iradesi bölünemez. Bir an önce hukukun gereği yerine getirilmelidir.” İfadelerine yer verdi.
Can Atalay, seçimlerin ardından TBMM’de oluşan tabloyu da değerlendirmeyi ihmal etmedi.
“İktidar kanadı kan kaybetse de seçimden 323 vekille çıktı. Millet İttifakı’nın çıkardığı vekil sayısı 212’de kaldı, CHP listesinden Meclis’e giren vekiller adreslerine geri döndü. Emek ve Özgürlük İttifakı’ndaki hoşnutsuzluk da ortadayken, TBMM’den bu dönemde beklentiniz nedir?” sorusuna, “İstanbul’da ve Hatay’da bize oy verenler ve vermeyenler bizi çok zor bir görev için TBMM’ye görevlendirdiler. Bu iradenin layığı olmak için gereğini yapacağız. Türkiye hangi dönemleri aştı… Bu dönemi de aşacağız” yanıtını verdi.
Can Atalay’ın cezaevinde olmasına rağmen vekil seçildiği Hatay'la ilgili açıklamaları ise aşağıdaki gibi oldu:
“Hatay’da birinci gündem kuşkusuz deprem. Deprem, sonuçları ve yeniden inşanın nasıl olacağı kamuoyunun dikkatinden, yurttaşın bilgisinden kaçırılmaya çalışılıyor. Bu böyle sürdürülemez. Her şey ama her şey yurttaşların bilgisine sunulmalı, söz hakkı tanınmalı ve denetlemeleri sağlamalıdır. Halk sağlığını, tarım alanlarını ve doğal hayatı tehdit eden molozlar/katı atıklarla ilgili bir an önce gerçek tedbirler alınmalı. İnsanlar Hatay’ın sıcağında çadırlarda, konteynırlarda yaşamaya çalışırken belirsiz geleceklere ilişkin vaatlerle zaman kaybetmektense bir an önce elverişli geçici yerleşim koşulları sağlanmalı. Depremi rahmet ve fırsat olarak niteleyip Hatay’ın yapısını değiştirmeye çalışanlara izin verilmemesi de önümüzdeki yılların en önemli başlığıdır. Konut haktır. Kadim kentler onlara yaraşır şekilde planlanmalı ve yeniden inşa edilmeli. Şu an İstanbul’da bir büro ile yapılmaya çalışılan iş, tüm Hataylıları kaygılandırıyor. Son olarak, Hatay merkezi bütçeden hak ettiği oranda pay alamıyor. Bunun için hep birlikte mücadele edeceğiz.”