Kızını Öldürüp İntihar Eden Bahar Sarıbaş’ın Yakınları Konuştu
Hatay’da yaşanan korkunç olayda, 9 yaşındaki kızı Elif Eylül'ü kalbinden bıçaklayarak öldürüp ardından asit içerek intihar eden anne Bahar Sarıbaş’ın yaşadıklarını yakınları anlattı. Eşiyle boşanıp kızları babasız büyümesin diye tekrar bir araya gelen çiftin sonu kötü bitti.
19 Nisan öğle saatlerinde Çay Mahallesi, Raif Paşa Caddesi’nde meydana gelen olayda. eşi E.S. ile ayrı yaşayan
kimya öğretmeni Bahar Sarıbaş’a ulaşamayan yakınları, kontrol etmek için evlerine gitti. Yedek anahtarla kapıyı açıp içeri giren yakınları, anne kızın yerde yatan bedeniyle karşı karşıya kaldı. Sinir krizi geçiren yakınları polis ve sağlık ekiplerine haber verdi.
Kalbinden yaralanan küçük elif kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Vücudunda kesikler bulunan ve asit içtiği ifade edilen 33 yaşındaki öğretmen Bahar Sarıbaş’ta sevk edildiği hastanede yaşamını yitirdi. Elif Eylül, babasının ailesinin yaşadığı Adana’da, annesi Bahar Sarıbaş ise memleketi Hatay’da toprağa verildi.
Bahar Sarıbaş’ın 67 yaşındaki babası Bilal Sarıbaş yaşananları şu ifadelerle anlattı:
‘’Kızım, damadım ve torunum, İstanbul’da yaşıyorlardı. Kızım yine şiddet gördü, torunum ile evden atıldı. Bunun üzerine kızım, torunumu alıp İskenderun’da kiraladığı eve döndü. Olay günü, tekrar İstanbul’a eşinin yanına döneceklerdi. Hazırlık yaparken eşi ile telefonda tartışmış. Bir süre sonra da beni telefonla arayıp, ‘Baba Elif Eylül’ü kestim’ dedi. İş yerimdeydim. Şok halinde eve gittim, kızım ve torunum kanlar içinde yerde yatıyordu. Torunuma baktığımda nabzı yoktu. Sonra polis geldi. Kızım ve torunumun ölümünden damadım sorumludur.”
Bahar Sarıbaş’ın 65 yaşındaki annesi Melehat Berberci ise şunları söyledi:
‘’Olay öncesinde kızımla konuştuğumda neden İstanbul’a gideceğini sordum. İkinci kez evlenip, ayrıldıktan sonra döndüğü İskenderun’da milletin yüzüne bakmaktan utandığını söyledi. Boşanmak için dava açmıştı. Davayı da geri çekeceğini söyledi. Biz de babasıyla birlikte bunu yapmaması gerektiğini söyledikten sonra evden ayrılıp, iş yerimize gitmiştik. Ne olduysa, sonra oldu.
Torunum Elif, 6 yaşına kadar benim yanımda büyüdü. Mahkeme kararı ile polis kontrolünde çocuğu 6 ayda bir görüyorlardı. Boşandıktan 6 yıl sonrasında damadın anne ve babası ‘Bizim oğlumuz karısını seviyor, yeniden birleştirelim’ diyerek aradılar. Gelip istediler, biz de verdik. Kızımı alıp, götürdüler.
Gittikten sonra sürekli kavga ettiler. Kızımı da torunumu da sürekli dövüyor, bunlardan haberimiz oluyordu. ‘Bir kez yuvası yıkıldı, bir daha yıkılmasın’ diye sessiz kaldık, kimseye bildirmedik. Bunları yaşadık. Mutlaka bu olayı yapmadan önce eşi ile konuştu. Eşi, çocuğu elinden almakla tehdit ediyordu.
Kızımın cinnet getirmesinin nedeni; mutlaka budur. Kızım karıncayı bile incitmez. Olay öncesi telefonla bağıra bağıra konuşmuş, duyanlar olmuş. Uzaklaştırma kararı almıştık, buralarda dolaştığını görenlerin şahitliğinde uzaklaştırmalar almıştık. Adalete sığınıyoruz, konunu takipçisi olacağız.”