Silahlı Saldırı Sonucu Hayatını Kaybeden Yunus Emre’nin Ailesi Konuştu

Gaziosmanpaşa'da misafirliğe gelen teyzesini evine bırakmak için annesi ve kız kardeşiyle evden çıkan Yunus Emre, birkaç saldırganın kurbanı oldu. Arabasına yapılan silahlı saldırı sonucunda hayatını kaybeden Yunus Emre’nin annesi ve kardeşi yaşadıkları korku dolu anları anlattı.

Gaziosmanpaşa Sarıgöl Mahallesi’nde seyir halindeyken silahlı saldırıya uğrayan Yunus Emre’nin kullandığı araç, kontrolünü kaybederek park halindeki başka otomobile çarparak durabildi. Talihsiz genç kaldırıldığı hastanede doktorların tüm çabalarına rağmen hayata veda ederken, şans eseri araçta bulunan diğer üç kişinin yaralanmadığı kaydedildi. Çocuğu gözleri önünde öldürülen anne Saadet Duman yaşadıklarını şu ifadelerle anlattı: ‘’Ablam bizdeydi, oğlum dedi ki, ‘biz götürelim’. Normalde hiç gitmem. Ben de dedim ki, ‘ben de sizinle geleyim’. Gittik güle oynaya, müzik çalıyordu, ne olduğunu anlayamadık. Saldırı anında mermiler yağdı. Zaten çocuğumun kafası arkaya düştü, ‘annem’ diye bağırdı. Onları idam etsinler, bu nasıl anlatılır. Anlatılacak bir şey değil, bunu yaşayan bilir. Sonra çocuğum arkaya doğru düştü. Ağızdan köpükler akıyordu, 21 yaşında daha, bebekti daha. Allah’tan bulsunlar inşallah. Tutuklansınlar, onlara ağır ceza istiyorum. Biz kıyamıyorduk dokunmaya, kıyamıyorduk bakmaya nazar değecek diye. Yüzü gözü sanki kalemle çizilmişti.” Abisini kaybeden Aleyna Beyza Duman ise şu sözleri söyledi: ‘’O akşam biz oradan geçerken birden patlama sesleri geldi. Geldiğinde biz de şaşırdık, şok olduk. Ama böyle silahlı bir saldırı olduğunu bilmiyorduk. Arabadan indiğimizde fark ettik. O sırada ağabeyim orada vuruldu, kaybettik. Biz de kaybımız da büyük. Bu kişilerin de ceza almasını isteriz, hem de en ağır cezayı. Hem orada neden orada polisler veya bekçiler bulunmuyor. Bundan da şikayetçiyiz. Neden herkesin elinde silah alıyor, bunlardan da şikayetçiyiz. En ağır cezayı alsınlar inşallah, bizim canımız yandı. Biz orada onun yüz ifadesini unutmuyoruz. Bu konu öyle unutulup kapanmasın. Her şeyin en ağırını hak ediyorlar.”