Son Dakika! Melek İpek Tahliye Edildi
Kendisine işkence yapan eşini öldüren Melek İpek 108 günün ardından tahliye edildi.
Antalya Adliyesi'nde 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görülen Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen üçüncü duruşmaya Melek İpek, Antalya L Tipi Kapalı Cezaevi'nen ssli ve görüntülü görüşme sistemi (SEGBİS) üzerinden
katıldı.
Maktul Ramazan İpek ile Melek İpek'in avukatları duruşmada hazır bulundu. Duruşma savcısı esas hakkındaki mütalaasında, kaston aşılması sonucu
'taksirle insan öldürme' suçundan Melek İpek'in 2 yıldan 6 yıla kadar hapsini istedi. Müşteki Esma ve Murat İpek'in avukatı Ziya Berkhan Yaman, mütalaaya katılmadığını söyleyerek,
“Olayda taksirden bahsedilemez. Sanık kendisini ve çocuklarını korumak amacıyla cinayet işlediği yönündeki savunmalarına bakacak olursak, olayda şiddet ön plana çıkarılıyor. Melek İpek’in koruma talebi yoktur. Melek İpek, neden kaçmadı, kurtulma imkanı varken neden gitmedi. 12 yıllık birliktelikte kişi kolluk kuvvetlerine müracaat etseydi, mutlaka geri dönüş olurdu. Koruma kararlarını tartışabileceğimiz yerler mahkeme salonlarıdır. Burada 20’ye yakın tanık dinledik. Ortak tanıdıkları sürekli şiddet öyküsünden bahsetmediler. 12 yıldır Melek İpek’e şiddeti hiçbir tanık doğrulamadı. Tanıkların olay gecesine dair bir bilgileri yok, Melek İpek’in anlattıklarıyla tanıkların anlattıkları örtüşmedi.” dedi.
Avukat Ziya Berkhan Yaman, çocuklara kurgulanmış ifade verdirildiğini ileri sürerek,"
Boğuşmada silah gelişigüzel patlamıştır. Ortada boğuşma yoktur. Kriminal raporda bunu söylemektedir. Otopsi raporunda 'boğuşma var' denilmiştir. Bu nedenle otopsi raporuna değil, kriminal raporuna itibar edilmelidir. Ortada kast vardır. Maktul içeri girer girmez sanık doğrudan kalbi bölgesine hedef alarak ateş etmiştir. Ortada eşe karşı kasten tasarlayarak adam öldürme fiili vardır. Tahrik uygulanacak ise de en üst sınırdan değil, en alt sınırdan uygulanması gerekir." diye konuştu.
"İlk Kez Dayak Yemedim"
Melek İpek göz yaşları içinde ilk kez eşinden dayak yemediğini söyleyerek,
"İlk kez de kelepçe takmadı. Bir iki saat dövüp bırakıyordu. Günlük hayatımıza devam ediyorduk. O gün çok farklıydı. İlk gece silahı ateşlediğinde mermi pencereye değil bana gelseydi şu an ölmüş olacaktım. Çocuklarımın önünde ben ölecektim. Banyoda ellerim kelepçeli yatarken, ben çocuklarımın sesini duymadığımda onları öldürdüğünü düşündüm dua ettim. Çocuklarımın acısını gösterme diye dua etmeye başladım. Çocuklarımın sesini duyunca dua ettim. O saate kadar çektiğim acıları soğuğu unuttum. Eşime yalvarmaya başladım öldürmesin diye.Ben 14 yıl boyunca sesiz sedasız çıksın hayatımdan diye dua ettim. Çocuklar doğmadan önce kendimi öldürmeyi düşündüm. Ama eşimin ölmesini asla aklımdan geçirmedim. Bu zamana kadar sessizce hayatımızdan çıkmasını istedim. Eşimin öldüğü içinde çok üzgünüm. Ama o gün silah patlamamış ve ölmüş olmasaydı ben ölmüş olacaktım, çocuklarım ölmüş olacaktı. Şiddeti sadece bana değil, Melike'ye de gösteriyordu. Melike uzaklaştırma kararı aldırdığında şiddeti devam ediyordu. Vücudunda iz kalmasın istiyordu. Bu sebeple de güneş panelinde bulunan aküyle elektrik vermek istiyordu. Melike'yi benim aracılığımla yanına çekmek istiyordu, ben ona da üzülüyordum." dedi.
Melek İpek son söz olarak,
"Ben böyle olmasını hiçbir zaman istemedim" dedi.
Kararını açıklayan mahkeme Melek İpek'i,
"Meşru savunmada sınırın aşılması mazur görülebilecek bir heyecan, korku ve telaştan ileri gelmiş ise faile ceza verilmez" hükmü gereği tahliyesine karar verdi. 108 günün ardından özgürlüğüne kavuşan İpek göz yaşlarına boğuldu.