Uzmanlar Uyardı! Her Sene 17 Milyon Kişi İnme Geçiriyor
Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özlem Kayım Yıldız, her sene 17 milyon kişinin inme yaşadığı ve bunların 6 milyonunun hayatını kaybettiğine dikkat çekti.
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (SCÜ) Sağlık Hizmetleri Uygulama ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Özlem Kayım Yıldız, İnme Farkındalık Günü’nde gerçekleştirdiği değerlendirmesinde halk arasında felç olarak da bilinen rahatsızlıktan bahsetti. Prof. Dr. Yıldız, beyin damarlarının tıkanması ya da kan akımının azalması, beyin dokusuna yeterli oksijen ve besin maddelerinin temin edilememesine, bunun sonucunda beyin hücrelerinin ölümüne yol açtığını ifade etti.
Doktor Özlem Yıldız,
“Her yıl 17 milyon insan inme geçirmekte ve bunların 6 milyonu hayatını kaybetmektedir. Ayrıca inme, oluşturduğu beyin fonksiyonları kaybı nedeniyle engelliliğin en başta gelen nedenlerindendir. İnme geçiren hastalar zihinsel işlevlerde kayıp, konuşma ve anlama güçlüğü, kol ve bacaklarda güç kaybı, yürüme güçlüğü, yatağa bağımlı olma gibi uzun dönem engellilik oluşturan sorunlarla karşı karşıya kalırlar.
En sık karşılaşılan inme belirtilerinin vücudun tek tarafında, kol veya bacakta güç kaybı, hissizlik, yüzde kayma, konuşma ve anlama bozukluğu, peltek konuşma, bilinç ve denge bozukluğu, yutma bozukluğu, görme kaybı, çift görme ve ani gelişen şiddetli baş ağrısı. Bu belirtiler fark edildiğinde vakit kaybetmeden 112 aranmalıdır. Evde hastaya herhangi bir ilaç veya yiyecek verilmemelidir. Halk arasında yaygın biçimde inanılanın aksine hastanın başını soğuk suyla yıkamanın herhangi bir yararı yoktur.
İnme hastasının tedavisi 112 ambulanslarında başlar, 112 görevlileri inme hastasının en hızlı tedavi edilebileceği merkeze transferini ve gidilen merkezin hazırlıklı olmasını sağlar. İnme belirtileri bir süre devam edip düzelse bile hastanın 112 ambulansı ile hastaneye nakli önemli ve gereklidir” açıklamasına yer verdi.
‘’Tedavide zaman çok önemli!’’
Doktor Yıldız, inme yaşanmasında zamanın önemini vurgulayarak,
‘’Hasta ne kadar erken tedavi edilirse tedavinin başarı oranı da o ölçüde yüksektir. Tedavide amaç tıkalı damarın açılması ve beyine kan akımının sağlanmasıdır. Bunun için ilk 4,5 saatte damar yolundan trombolitik denen pıhtı çözücü ilaç verilebilir. Her ne kadar tedavinin üst sınırı 4,5 saat olsa da ne kadar erken verilirse başarı şansı o kadar artar. İlk 6 saatte ve uygun hastalarda ilk 24 saate kadar anjio ile tıkalı damarın açılması mümkündür. Bu yöntemde atardamar içerisine girilerek pıhtı çıkarılır. Tedavinin başarı şansı yüksektir’’ diye konuştu.
‘’Sağlıklı bir yaşam tarzı belirlenmeli!’’
“İnmenin nedenini saptamak için beyin ve boyun damarları, kalp incelenir, hipertansiyon, diyabet, kolesterol yüksekliği ve başka nedenler açısından hasta değerlendirilir. Ayrıca vakit kaybetmeden fizik tedavi uygulamasına başlanır ve engelliliğin azaltılması amaçlanır. İnmeden korunmak için sağlıklı bir yaşam tarzı benimsenmeli, tansiyon, kan şekeri, kolesterol risk durumumuzu bilmeliyiz. Tütün kullanımı ve hareketsiz yaşamdan uzak durmalıyız. Sebze ağırlıklı Akdeniz beslenme tipi beslenmeyi tercih etmeliyiz.”